Emperyalist kapitalist ülkeler savaş planlarını çizerken, isyanın kıtaları sarabileceği gerçeği Afrika kıtasından başladı.
Bir Afrika devrimi yakın mı? “Afrika Baharı” mı geliyor? Bir çok aydın ve Afrikalı profesör, siyaset bilimciye bunları tartıştıran Z Kuşağı denilen otuz yaş altı gençliğin isyanının Afrikalı devletlerin paçalarının tutuşması ve verdikleri tavizlere rağmen, Kenya’dan sonra; Nijerya, Uganda ve şimdilerde Gana’yı da sarması.
“Bir tane olacak”
Devrim mi, Afrika Baharı’mı geliyor tartışmalara katılan Afrikalı Profesör Macharyam Monyenye devrim niteliğinde gelişmeleri kast ederek. “Bir tane olacak” diyor. İşte bu yüzden pek çok hükümet endişeli. Bu gösterilerin etkisi çok büyük. “Bir şeyler hareket halinde” diyor Monyenye. Bunu Uganda’da görüyoruz, Nijerya’da görüyoruz. Gana’da da bir şeyler hareket halinde. Yani farklı yerlerde devam ediyor ve bir Afrika fenomeni haline geliyor.”
Benzer sorunları yaşayan; Kenya, Uganda, Nijerya ve Gana’da Z kuşağı olarak adlandırılan 30 yaş altı gençler sokaklara dökülerek hükümetlerini protesto ediyor. Protesto dalgası Kenya’da Haziran ayında, Kenya Devlet Başkanı William Ruto tarafından geri çekilen vergi yasasına tepki olarak başladı. Ancak protestolar devam ediyor ve diğer Afrika ülkelerine de yayılmış durumda.
Yaklaşık 40 yıldır Kenya’da siyaset gözlemcisi Nairobi Üniversitesi’nden Profesör Macharyam Monyenye Bu protestoların Kenya’nın daha önce gördüğü hiçbir şeye benzemediğini söylüyor.
“Bunlar iyi eğitim almış ve işlerin daha iyiye gideceğine dair söz verilmiş insanlar. Şimdi okulu bitirdiler ama işler daha iyi değil, daha kötü. Bunun nedeni de doğal afetler değil, beceriksiz bir hükümet ve kötü politikalar. Onlar da buna tepki gösteriyorlar” diyor Monyenye.
Gençlik kuşağının en güçlü yanı, yerleşik partilerden ve burjuva siyasi kamplardan bağımsız olmaları, bir kopuş yaşamaları. Tek tek önde gelen burjuva liderlere bağlı değiller ve onları da red ediyorlar. Sistem dışı oluşumların nüelerini taşıyan gelişmelerin nereye evrileceğini söylemek için erken olmakla birlikte, bir ülkedeki isyan ya da ayaklanmaların kısa sürede kıtaları sarabilecek sinerjik dinamik süreçlerin yaşanacağı bir evreye geçiş yaptığımız da bir gerçek.
Sosyal medya ve yapay zeka araçlarının etkin kullanımı
Sadece sosyal ağlarda, Instagram, TikTok, Twitter veya X’te ve WhatsApp gruplarında örgütlenmeleri onlara yardımcı oluyor. Protestolarını #RejectFinanceBill2024 ve #RutoMustGo hashtagleri altında koordine ediyorlar.
Z kuşağı, diğerlerinin yanı sıra influencer’lar ve ünlülerle de etkileşime geçerek içeriklerini kendi ağları üzerinden yayıyor. Örneğin, tanınmış Kenyalı foto muhabiri Boniface Mwangi Instagram kanalında #rutomustgo hashtag’i altında “Bugün ben ölürsem, yarın bir başkası doğacak” gibi paylaşımlarda bulunuyor.
Gençler, hükümetin vaatlerini gerçek sonuçlarla karşılaştırabilecekleri veya yaklaşan mevzuatı inceleyebilecekleri yapay zeka araçları da geliştiriyorlar. Halkı bu konuda bilgilendiriyorlar.
“Bu, siyasette daha önce görmediğimiz gerçek bir güç. İnsanlar birbirleriyle gerçek zamanlı olarak iletişim kuruyor. Bir yerde bir şey olduğunda herkes ve tüm dünya bunu anında öğreniyor,” diyor Monyenye. “Bu da sosyal medyayı bu hükümet için bir tehdit haline getiriyor. Bu iletişimi kontrol edemezseniz nasıl yönetirsiniz?” diye de ekliyor.
Kenya tarihinde bir dönüm noktası
Protestocular Ruto istifa edene kadar pes etmek istemiyor. Talepleri arasında protestocuların ölümlerine ilişkin bağımsız bir soruşturma yapılması, Kenya’nın ulusal borcunun gözden geçirilmesi ve bağımsız bir seçim komisyonu kurulması da yer alıyor.
“Bu Kenya tarihinde bir dönüm noktası. Gençler vatandaşlıklarını yeniden tartışıyor ve daha fazla siyasi hesap verebilirlik talep ediyor,” diyor Nairobi’deki Güvenlik Çalışmaları Enstitüsü’nde sosyal bilimci Nicodemus Minde,
Protestolar Uganda ve Nijerya’ya yayıldı
Gençlik öncülüğündeki protestolar Uganda ve Nijerya’ya da sıçradı. Gana’da benzer ayak sesleri duyuluyor. Burada da gençler sosyal ağlar üzerinden örgütleniyor ve son günlerde hükümetin yolsuzluk ve israfını protesto etmek için sokaklara döküldü. Uganda ve Nijerya’daki sorunlar Kenya’dakilere benziyor. Uganda, Kenya örneğini takip eden ilk ülke oldu. Nijerya’da ülke çapında protestolar yayılıyor.
Uganda’da 104 kişi tutuklandı
Yaklaşık 40 yıldır ülkeyi diktatörlük ile yöneten Uganda Devlet Başkanı Yoweri Museveni güvenlik güçlerine daha sert saldırılar için baskı yapıyor. Uganda polisinin yaptığı basın açıklamasına göre, sadece Temmuz sonundaki protestoların ilk haftasında 104 kişi tutuklandı ve haklarında dava açıldı. İnsan hakları örgütleri ve Uluslararası Af Örgütü ise hükümetin barışçıl göstericilere yönelik baskılarını eleştirdi.
1 Ağustos’tan bu yana Nijerya’da da ülke çapında protestolar düzenlenmektedir. Nijerya hükümeti, protestoların ekonomiyi zayıflatabileceği korkusuyla küçük tavizlerle gençleri planlanan protestolara katılmaktan vazgeçirmeye, hareketi sönümlendirmeye çalıştı.
Diğer hususların yanı sıra, Nijerya Gençlik Geliştirme Bakanlığı 110 milyar naira (70 milyon dolar) tutarında bir gençlik yatırım fonunu yeniden başlattı. En düşük maaşlı işçilerin her ay kazandıkları miktarı iki katından fazla arttıran yeni bir asgari ücret de kabul edildi.
Ancak tüm bu önlemler gençlerin sokaklara dökülmesini engelleyemedi. Nijerya’da Uluslararası Af Örgütü’ne göre şu ana kadar en az 13 kişi hayatını kaybetti. Ayrıca 680’in üzerinde tutuklama gerçekleşti.