Göçmen erkekler 31 Ocak 2020’de Sırbistan’ın Belgrad kentinde eski bir tren istasyonunun yanında kamp kurdu.
Macaristan AB’ye girmelerine izin vermediği için göçmenler Sırbistan’da mahsur kaldı.
Avrupa Sınır ve Sahil Güvenlik Dairesi (Frontex), Çarşamba günü, hükümetin sığınmacılara yönelik muamelesi nedeniyle Macaristan’daki tüm operasyonları askıya aldığını duyurdu.
Bu girişim, Avrupa Adalet Divanı’nın (ECJ) Aralık ayında verdiği ve Macaristan’ın sığınmacılara ve göçmenlere erişimini kısıtlayarak, onları Macaristan-Sırbistan sınırından Sırbistan’a geri iterek “AB hukukunu ihlal ettiği” yolundaki kararının ardından geldi.
Duyuruya tepki olarak, Komisyon’un göç sorumlusu Ylva Johansson, “Avrupa Adalet Divanı’nın Macaristan’ın Sırbistan’a yapılan geri itmeleri durdurmasını talep eden Aralık’taki kararından sonra, Macaristan’daki Frontex sınır operasyonlarının askıya alınmasının memnuniyetle karşılanacağını” tweetledi.
Ocak ayı başlarında, İnsan Hakları İzleme Örgütü, yani Macar Helsinki Komitesi (HHC) Frontex’i, ECJ’nin kararından sonra sınır ajansının Macaristan’da kaldığı dört yıl boyunca “Macaristan’ın Schengen sınırlarında iyi belgelenmiş sistematik insan hakları ihlallerine göz yummakla” suçladı
HHC, Frontex’in sadece orada bulunmakla kalmayıp bazı sınırdışı etme kararlarının uygulanmasında Macaristan’a yardımcı olurken 2 bin göçmen ve sığınmacının ülkeden geri itildiğini belirtti.
8 Ocak’ta HHC tarafından yayınlanan notta “Geri itmelerin yasallaştırılması şiddeti daha da artırdı” diye yazıyor. Raporlara tepki gösteren Birleşmiş Milletler Mülteci Ajansı (BMMYK), Perşembe günü yayınlanan bir açıklamada ülkeleri, “ihlallere ve kötü muameleye karşı acil soruşturma yapmaya çağırdı”
UNHCR’nin Koruma Yüksek Komiser Yardımcısı Gillian Triggs, “BMMYK, bazı Avrupa devletlerinin iltica erişimini kısıtlayan, insanları bölgeye veya karasularına ulaştıktan sonra geri gönderen, onlara sınırlarda karşı şiddet uygulayan raporlar aldı” dedi.
“İnsan hayatına ve mülteci haklarına saygı göstermek bir seçim değil, yasal ve ahlaki bir zorunluluktur. Ülkeler, sınırlarını uluslararası hukuka göre yönetme konusunda meşru haklara sahipken, insan haklarına da saygı göstermelidir. Geri itmeler kesinlikle yasadışıdır,” diye de ekledi.
Kaynak: New Europe
