Stuttgart’ta hem şenlikli, hem de gerilimli bir 1 Mayıs yaşandı

Marienplatz‘da saat 10.00’da başlayan DGB yürüyüşü yaklaşık bir saat sonra Karlsplatz‘da mitingle sona erdi. Tübinger Strasse üzerinden yaklaşık 1500 kişiyle ilerleyen yürüyüş kolunda, BİR-KAR ayrı yürüdü, DİDF dışında diğer tüm göçmen gruplar blok halinde kortej oluşturdular. Belirlenen sıralamaya göre, TİKB, MLKP, MKM, ADHK ve ATİK sendikayla belli bir ara koyarak, birlikte hareket ettiler. TİKB, mitinge “Sosyal Yıkıma ve Irkçılığa Karşı, 1 Mayıs’a!“ pankartıyla katıldı. Yine Mülacker Alevi Kültür Merkezi‘nin kendi pankartıyla yürüyüşe katılması kayda değer bir gelişmeydi.

Göçmen kortejlerin canlılığıyla damgasını vurduğu yürüyüş sonrası, sendika yine dar bir alan olan ve kitlenin sığmadığı Karlsplatz’da şenlik moduna geçti. DGB, göçmen örgütlere yine söz hakkı vermedi. Tehlikeli bölgelerden uzak duran DİDF, antifaşist gençlerin militan yürüyüşü bittikten sonra, Clara Zetkin Waldheim‘daki şenlik alanında belirdi. Suya sabuna dokunmadan, polisle yüzyüze gelmeden, günü kurtardı.

Pankart 3 metreden uzun olunca!

Geleneksel ikinci yürüyüş ise, saat 11.00’de Markplatz’da anti-faşist gençler (Antifa) öncülüğünde başladı. Türk-Kürt değişik göçmen kurumlardan gençlerin, yine orta yaşlı Alman ve göçmenlerin de gelmesiyle, oldukça renkli bir tablo ortaya çıktı. Daha baştan alanda yürüyüşü kuşatan Alman polisi, pankartlardan birinin 3 metreden uzun olduğu gerekçesiyle alandan çıkışa izin vermedi.

Gençlerin dayak yediğini gören Kürt yurtsever kadınların, sendikanın miting alanına koşarak, “Çocukları dövdüler. Haşatını çıkardılar“ demesiyle, sendika alanındaki kitlenin bir bölümü hemen yakında bulunan diğer meydana koştu. Sendika miting alanında gençlere yönelik saldırıyı duyurmazken, destekçi kitlenin ve gençlerin kararlılığı, arada kalan polisi pes ettirdi. Bu arada biber gazından nasibini almayan kalmadı.

Sokak mı salon mu?

Alman polisi barikatı açınca, göz yaşartıcı bir kavuşma yaşandı. Alman gençleri ve göçmenler sokağı zorlamasa, DGB’nin (Alman Sendikalar Birliği) tüm kitleyi salona hapsedeceği, Stuttgart tarihini bilen herkes için açık bir gerçek. Gençlerin safları da son yıllarda giderek daha kalabalık ve renkli bir çehreye bürünüyor. Tabii bu da, hem sendika bürokratları hem de polis için rahatsız edici bir durum.

Yol üzerinde Alman polisi defalarca sataşmada bulundu. Hatta bir kadın polis göçmen bir gence “Geldiğin yere dön“ deyince, yine gerilim yaşandı. Bu polis hakkında hemen orada suç duyurusunda bulunuldu. Yine yol üstünde Kirchheim’dan Oktay isminde bir genç gözaltına alındı.Güzergah üzerinde orta yaşlı insanların da korteje katılmasıyla, kortej giderek büyüdü. Anlam ve önemine denk düşen bir biçimde, Schöttleplatz‘da sona eren eylemden hemen sonra, gençler Generationenhaus‘ta şenlik yaptılar.

Şenlikler…

1 Mayıs eylemlerinden sonra, geleneksel olarak, Clara Zetkin Waldheim, Generationenhaus ve Arbeiterbildungszentrum‘da şenlikler yapıldı. Yaşanacak Dünya okurları, Clara Zetkin Waldheim’daki şenliğe katıldılar. İçlerinde bir YD okurunun da yer aldığı Freier Chor Stuttgart çok sesli korosu, 1 Mayıs’a yönelik çok dilli ezgiler seslendirdi. Bella Çav, Türkçe, İtalyanca ve Almanca, Merhaba (Livaneli) Yunanca, Jalava (Lenin üzerine) Almanca söylenirken, saz hocası Ali Kolcu ise Cordoba’yı (Livaneli) flamenko tarzında enstrümental olarak çaldı.