Stuttgart’ta 25 kasımda “kadına yönelik şiddete” karşı iki ayrı merkezde eylem yapıldı.
Aktionsbündnis 8 März’in Wilhelmsplatz’ta başlayan yürüyüşüne, Almanların yanı sıra Türkiyeli göçmen örgütler, Kürt Kadın Hareketi, feminist gruplar, Ver.di sendikası ve çeşitli ülkelerden kadın ve erkeklerden oluşan yaklaşık bin 300 kişi katıldı.
“Kadına yönelik şiddete karsi eylemimiz 64. kez yapılıyor. Patriyarkal/ataerkil şiddetin kadına, trans ve interbireye karşı birçok biçimi bulunuyor. Bu şiddeti her sene bugün dillendiriyoruz, bununla kalmayıp bu ataerkil sistemin şiddetine karşı duruyoruz ve dayanışmacı, kolektif bir toplum için mücadele yürütüyoruz” sözleriyle başlayan platform bildirisi okundu. “Mirabal kardeşlerin 65 yıl önce Dominik Cumhuriyeti’nde ABD destekli diktatöre karşı verdikleri devrimci mücadelede katledilmeleri ” anlatıldı..
Die Linke temsilcisi konuşmasında, Türkiye’deki faşist rejimi kınadı ve “Türkiye’de her gün 3 ile 10 arası kadın cinayeti yaşanıyor. Yine siyasal nedenlere dayalı, kadına yönelik işlenen suçlar iki katına çıktı. Devlet, mahkemeler ve polis, suçu hafifleterek ve göz yumarak bu kadın cinayetlerinin önünü açıyorlar. Kadına yönelik şiddet tekil bir olay değil sistematik ve siyasi bir sorun. Kadınlar yeterince korunamıyor, çünkü devletin üzerine kurulduğu ataerkil sistem bunu engelliyor. Türkiye’nin tekrar Istanbul Sözlesmesi’ne geri dönmesini istiyoruz“ dedi.
Kadın Gözüyle / Alınteri temsilcisi yaptığı konuşmada ise, “Türkiye’de kadın örgütleri, kendi hayatına sahip çıkan kadınlarla ilgili çalışma yürütüyor. Feminist avukatlar, sistematik şiddete karşı özsavunma hakkını kullanan kadınların davalarını takip ediyorlar. Öz savunma, böyle durumlarda ölüm kalım mücadelesi anlamına geliyor. Ancak birlikte ve örgütlü olarak, ataerkil devletin saldırılarına karşı kendimizi koruyabiliriz. Son aylarda, binlerce kadın sokağa çıkarak, kızkardeşleriyle dayanışmalarını gösterdiler. Türkiyede Kadınlar özlük hakları için de alanlara çıkıyor. Örneğin, Türkiye’nin batısında 126 gündür devam eden Polonez direnişinde yüz kadın işten çıkarıldı. Direniş, fabrikanın önünde kadınlar tarafından kararlı bir biçimde sürdürülüyor” denilerek kadınların emek mücadelesinde de öncü konumda olduğuna vurgu yapıldı. Konuşmalardan sonra, sloganlar eşliğinde şehir merkezi Schlossplatz’a doğru yaklaşık yarım saat süren bir yürüyüş gerçekleşti. Schlossplatz’ta, Magdeburg Onur Yürüyüşü ve genel olarak CSD / LGBTI yürüyüşlerine yönelik saldırılar kınandı. Filistinde Gazze’de faşist İsrail rejiminin yürütüğü yıkıcı savaşın etkilerini anlatan İngilizce bir konuşma dinletildi. Kadınlar korosunun müzik dinletisinden sonra yaklaşık saat 19:30 kadar süren eylem halay çekilerek sonlandı.
