New York’ta 1857’de sisteme baş kaldıran tekstil işçisi kadınlarının yaktığı direniş ateşini, bu günde dünyanın bir çok büyük metropolünde çalışan işçi/emekçi kadınlarımız sisteme karşı duruşlarıyla yükseltiyorlar.
Sosyalist lider ve kadın hakları savunucusu Clara Zetkin Kopenhag’da yapılan 2.Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı’nda 8 martı “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” olarak önermişti.
Sosyalist lider Clara Zetkin Stuttgar’ta da kadınlar arasında çalışma yürütmüştür. Şu an oturduğum sokağa paralel sokakta bir bira fabrikasında Clara Zetkin kadın işçilere bir konuşma yapmıştır.
Bizler sınıf bilinciyle hareket etmeli, sosyalist liderlerlerin bizlere emanet bıraktığı sosyalist bilinci omuzlamalı ve bulunduğumuz fabrikalarda, atölyelerde işçileri/emekçileri örgütlemeli, sınıf bilincini ve sosyalist bilinci aşılamalıyız.
Bizler emekći/işçi kadınlar hem sermaye sınıfı hem de ataerkil bir bilinç taşıyan eşlerimiz, babalarımız erkek kardeşimiz tarafındanda sömürüye horlanmaya, dışlanmaya, yanlız bırakılmaya mahkum ediliyoruz. Biz kadınların kendi sınıf kardeşlerimizden ayrı kurtuluşu mümkün olmadığından onlarla beraber soyalist bir bilinç ve parti örgütlenmesiyle kurtuluşumuz ancak mümkündür. Esaretten kurtulmak, zincirlerimizi kırmak sadece ve sadece mücadeleyle olur.
Haydi yarın hep beraberce sermaye sınıfına karşı mücadeleye, alanlara!
Çocukkarımıza bırakacağımız güzel yarınlar için alanlara inelim.
Biz kadınların zincirlerimizden başka kaybedecek hiç bir şeyimiz yok.
Yaşası devrim, yaşasın sosyalizm!
Fadime