Almanya: Sermayenin patronları alarmda

Sanayi birlikleri Almanya’yı “Bir yol ayrımında” görüyor. “Sahra Wagenknecht İttifakı” partisi “Borç Freni Reformu” çağrısında bulundu

Son dönemlerde, başta otomotiv ve demir-çelik sektörleri olmak üzere, Almanya’da kimi üretim tesislerinin kapatılmasının ve üretim zincirlerinden bazı halkaların daha başka ülkelere kaydırılmasının gündeme gelmesiyle, sermayenin patronlarında “Sosyal Barış”ın tümden bozulacağı endişesinin büyüdüğü gözleniyor.

“Sermayenin kaptanlarından acil reformlar ve yatırımlar” lehine bir çağrı düştü basına. Alman Sanayi Federasyonu (BDI) ve sermaye odaklı Alman Ekonomi Enstitüsü (IW) tarafından Salı günü Berlin’de yayınlanan bir araştırmanın sonucuna göre, “Almanya’da yaratılan endüstriyel değerin yaklaşık beşte biri tehdit altında”. Hem de şiddetle!

“Junge Welt”in aktardığına göre, BDI Başkanı Siegfried Russwurm, aynı gün başkentte yaptığı açıklamada, Almanya’nın bir “Sanayi merkezi olarak bir yol ayrımında” olduğunu söyledi. “Özellikle birçok KOBİ’nin sessiz göçü ve terk edilmesi nedeniyle sanayisizleşme riski sürekli artıyor ve bazı durumlarda çoktan gerçekleşmiş durumda.”

Çalışmanın yazarlarına göre “Gelecekte uluslararası alanda rekabetçi olabilmek için 2030 yılına kadar toplam 1.4 trilyon euroluk ek özel ve kamu yatırımına ihtiyaç duyulacaktır. Örneğin fosil enerji sektörlerinin iklim dönüşümü için. Ancak, Almanya’nın ekonomik bir güç olarak kendini yeniden keşfetmesini sağlamak için büyük bir sıçrama gerekiyor.”

“Sahra Wagenknecht İttifakı” (BSW) Genel Sekreteri ise, Salı günü “Junge Welt’e verdiği demeçte, koalisyon hükümetinin, “Artık bir sanayisizleşme koalisyonuna dönüştüğünü” söyledi. Wagenknecht, “Eğer ekonomik tabanın erimesi engellenmek isteniyorsa büyük ölçekli kamu yatırımlarına olanak sağlayacak bir ‘Borç Freni Reformu’ndan başka bir yol olmadığını”söyledi.

“Sol Parti” Die Linke’den yaplan açıklamada ise, “Eğer şimdi yollara, demiryollarına ve okullara yatırım yapmazsak, sosyal barış perspektifini kaybedeceğiz.” ifadeleri yer aldı.

Yani, burjuvaların “öngörülü” kesimleri özetle, şirketlerin borçlarının yeniden yapılandırılmasını, daha iyisi, borçların hiç değilse bir kısmının silinerek devletin sorumluluğuna havale edilmesini ve üretimin ülke dışına taşınması sürecinin kontrollü götürülmesini, böylece “Tabanın daha fazla erimesinin” önüne geçilerek “Sosyal Barış”ın daha fazla tehlikeye atılmaması konusunda federal hükümeti uyarıyor!