Audi Brüksel’de üretim ‘şimdilik’ yeniden başlıyor

Audi Brüksel fabrikasında, patronlarla sendika arasında anlaşma sağlandıktan sonra 17 Eylül’de üretime yeniden başlanacağı açıklandı.

Belçika’nın başkenti Brüksel’de, patronların, fabrikayı kapatıp üretimi Meksika’ya taşıma tehdidi ve 30 yıllık “iş garantisi” sözünden cayması üzerine başlayan işçi protestolarının ardından -aslında geçici olan- bir “anlaşmaya varıldığı” açıklandı.

Audi Brüksel fabrikası yönetimi, sendika temsilcileriyle yapılan 15 saati aşan görüşmeler sonucunda uzlaşı sağlandığını ve tesisin gelecek hafta yeniden faaliyete geçeceğini duyurdu. Sendika bunu doğruladı.

Yapılan açıklamada, “17 Eylül’de fabrikanın gövde ve boyama bölümlerinde üretime geçileceği, tamamlanmış otomobillerin distribütörlere gönderileceği, 18 Eylül’den itibaren de bütün bölümlerin faaliyete alınacağı” belirtildi.

Sendikaların yaptığı açıklamada ise “uzlaşı çerçevesinde çalışanların işbaşı yapmadıkları 9-13 Eylül haftasındaki ücretlerini kesintisiz biçimde alacakları” kaydedildi.

Alman otomobil üreticisi Volkswagen Grubu’na ait Audi markası, Temmuz ayında, lüks segment elektrikli otomobil modeli Q8’in üretildiği ve yaklaşık 3 bin kişinin çalıştığı Brüksel fabrikasında talebin düşmesi gerekçesiyle yeniden yapılanmaya gidileceğini, söz konusu modellerin üretimine Meksika’da devam edileceğini duyurmuştu.

İşçiler fabrika önünde lastik yakmış, arabalara el koymuştu

Audi yönetimi, geçen hafta Volkswagen Grubu tarafından Brüksel’deki fabrikaya üretim için hiçbir model tahsis edilmediğini bildirmişti.

Buna tepki gösteren işçiler, işbaşı yapmamış ve üretimi tamamlanmış otomobillerin anahtarlarına el koymuştu.

Belirsizlik sürüyor, protestolar devam edecek

Öte yandan, işçiler, 16 Eylül’de Brüksel’de kapsamlı bir protesto düzenleyecek. Protestoya farklı sektörlerde çalışanlar da katılarak Audi işçilerine destek verecek.

Zira, varılan anlaşma geçici nitelikte bir uzlaşma özelliği taşıyor. Fabrikanın “geleceği” belirsizliğini koruyor. Tesisleri kapatma ve üretimi Meksika’ya taşıma tehdidi savuran patronların bu konuda net bir geri adım attığına dair bir emare yok.