Avrupa Kadın Dayanışması bileşenleri Almanya, İsviçre, Avusturya, İngiltere’de İstanbul Sözleşmesi eylemleri yaptı
AKD Almanya’nın Nürnberg ve Diusburg, İsviçre’nin Basel ve Zürih, Avusturya’nın Viyana, İngiltere’nin Londra kentlerinde eylemler yaptı.
Duisburg
Almanya’nın Duisburg şehrinde Avrupa Kadın Dayanışması bir miting düzenledi. Saat 17-00’da König-Heinrich-Platz’ta başlayan mitingde; Avrupa Kadın Dayanışması adına yapılan açıklamada “Kadınlardan korkuyorlar, korkmakta da çok haklılar. Geceyarısı alınan kararlarla kadınlara biat ettirebileceklerini, kadın mücadelesini engelleyebileceklerini düşünmekle müthiş bir şekilde yanıldıklarını bilmeliler… Patriarka, Ortaçağ karanlığında “CADI” diye adlandırarak binlerce kadını diri diri yaktı, ama“CADI”ları bitiremedi. Unutmasınlar ki bizde o bitiremedikleri cadıların torunları olarak asla diz çökmeyeceğiz ve İstanbul Sözleşmesi Geri Gelecek!” dendi.
AKD bileşenlerinden; Asya Yüksel Kadın Meclisi, Yeni Kadın ve SKB katılarak konuşmalar yaptı.
Eylemde kadınlar sık sık “Jin, Jîyan, Azadî”, “Yaşasın Enternasyonal Dayanışma”, “Korkmuyoruz, Susmuyoruz, İtaat Etmiyoruz“ sloganları atıldı.
Nürnberg: İstanbul Sözleşmesi’nden asla vaz geçmiyoruz
Bir geceyarısı kararnamesi ile İstanbul Sözlesmesi’nden çekildiğini açıklayan Türkiye’deki faşist rejime karşı eylem yapan Kadınlara Almanya’nın Nürnberg kentinden de ses verildi.
Nürnberg’te, AKD çağrısıyle bir miting düzenlendi. Miting DENİZ POYRAZ için yapılan saygı duruşu ile başladı, ardından SKB ,YENİ KADIN ve ARJİN KADIN KOMÜNÜ adına Türkçe ve Almanca bildiriler okundu. Miting müzik ve İstanbul Sözleşmesi’nden Asla Vazgeçmiyoruz!!
Jin Jiyan Azadi!! sloganlarıyla son buldu.
Londra
1 Temmuz Perşembe günü birçok yöre derneğinin kadın komisyonları ve demokratik kadın kurumlarının ortak oluşturduğu Londra Kadın Dayanışma Platformu olarak, “İSTANBUL SÖZLEŞMESİ FESHEDİLEMEZ, GERİ GELECEK!” şiarıyla bir eylem gerçekleştirildi. Ayrıca platformun örgütlediği eyleme BAF ve Cemevi de destek verdi.
Wood Green kütüphane önünde gerçekleşen eylemde Avrupa Kadın Dayanışması’nın hazırladığı açıklama okundu.
AKD açıklamasının ardından yapılan konuşmalarla miting devam etti. “KORKMUYORUZ, SUSMUYORUZ, İTAAT ETMİYORUZ!”, “İSTANBUL SÖZLEŞMESİ BİZİMDİR, VAZGEÇMİYORUZ!” vb sloganlar eşliğinde eylem sona erdi.
Zürih ve Basel: İstanbul sözleşmesi bizimdir vaz geçmiyoruz!
Zürih’te de Avrupa Kadın Dayanışması bileşenleri Staufacher alanında düzenledikleri bir eylem ile Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesini protesto etti. Eyleme İsviçreli kadınlar da katıldılar. Eylemde AKD’nin hazırladığı dövizler ve Deniz Poyraz’ın resmi taşındı.
AKD adına okunan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Türkiye’de kadınların iradesi gasp edilerek alınan bu karar, bizim için de yok hükmündedir” diyoruz ve mücadeleci kızkardeşlerimizin yanında olduğumuzu, Sözleşme geri gelinceye kadar Avrupa sokaklarında onların sesi olacağımızı bir kez daha beyan ediyoruz.”… Devamında; “Erdoğan aldığı bu karardan bir an önce geri dönmelidir ve antlaşmanın hükümleri uygulanmalıdır.” dediler…
Okunan Almanca bildirilerin ardından halaylar çekildi, hep birlikte atılan, “Korkmuyoruz Susmuyoruz İtaat Etmiyoruz”, “İstanbul Sözleşmesi Bizim, Vazgeçmiyoruz” vb sloganlar eşliğinde eylem sona erdi.
İsviçre’nin Basel kentinde de, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesini protesto için, AKD bileşenleri tarafından aynı içerikte bir eylem gerçekleştirildi.
Viyana
Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesini protesto etmek için, Türkiye ve Avrupa’nın birçok şehirlerinde olduğı gibi Viyana’da da kadınlar, 1 Temmuz Perşembe günü sokakta olmak için günler öncesinden hazırlıklarına başladılar. Ancak planlanan eylemin arife günlerinde kadınların aldıkları haberler, aynı günde iki eylemin gerçekleştirilmesine neden oldu.
24 Haziran 2020’de önce AKD bileşeni kadınların eylemine, sonrasında da Viyana ATİK derneğine yönelik AKP + MHP faşist saldırısı 4 gün sürmüştü. Saldırının yıldönümü vesilesiyle, 26 Haziran Cumartesi günü faşizme ve patriarkaya karşı örgütlenen kitlesel eylemin devam ettiği saatlerde, 13 yaşındaki bir kız çocuğunun cesedinin sokak ortasında bulunduğu haberi geldi. Bu haberi aldığımızın ertesi günü ise, Türkiye’de eşinden ve ailesinden sistematik bir şekilde şiddet görmüş mülteci bir Kürt kızkardeşimizin Türkiye’ye geri gönderilmek istendiği haberini aldık.
Bir Kişinin Daha Eksilmesine Tahammülümüz Yok; İstanbul Sözleşmesi Eksiksiz Uygulansın!
Kadın katliamlarının artık çocuk yaşlara indirilmesi, çok demokratik geçinen bir Avrupa ülkesinde bir kadının çocuklarından kopartılarak, sistematik şiddete maruz kaldığı yere geri gönderilmek istenmesi, kadınlarda öfke ve isyanı büyütmüştü. Öfke ve isyanlarını örgütlü güce dönüştüren kadınlar, 1 Temmuz Perşembe günü saat 14 :30 da “Bir Kişi Daha Eksilmesin”, “İstanbul Sözleşmesi Eksiksiz Uygulansın!” şiarıyla, Karlsplatz’da toplandılar. Açılış konuşmasıyla start verilen mitingte, AKD bileşenleri de pankart, döviz ve bayraklarıyla alandaydılar.
Yapılan bütün konuşmalarda kadınlar; kadın katliamları ve çocuk istismarı son bulana kadar sokakları boş bırakmayacaklarını belirttiler ve İstanbul Sözleşmesi’ni imzalayan AB ülkelerinin, Sözleşme’yi derhal eksiksiz uygulamaya geçirmelerini talep ettiler…
Aynı gün Avusturya başbakanı Sebastian Kurz’un yaptığı TV konuşmasına değinerek, “Sebastian Kurz, bugün yaptığı TV konuşmasında TC Cumhurbaşkanı R.T.Erdoğan’ın İstanbul Sözleşmesi’nden Türkiye’nin imzasını çekmesini eleştirdi. Biz de bay Kurtz’a sesleniyoruz; İstanbul Sözleşmesi Avusturya’da eksiksiz uygulansın! Kurtz bir yandan Erdoğan’ı eleştirirken diğer yandan, kendi ülkesinde yaşanan benzer olayların altına imza atıyor. Daha dün, 30 Haziran Çarşamba günü, mülteci bir Kürt kadını, büyük bir suç işlemiş gibi çocuklarının gözü önünde yaka paça evinden alınıp, 2 Temmuz’da Türkiye’ye geri göndermek üzere Viyana’ya getirilerek bekleme kampına atıldı. Oysa geri gönderilmek istenen kadın, Türkiye’de eski eşi ve ailesi tarafından sürekli şiddete maruz kalmış birisi. İşte tam da bu noktada Erdoğan’ı eleştiren Kurz’un maskesi düşüyor ve Erdoğan’a yönelik eleştirilerindeki samimiyetsizliği ortaya çıkıyor.
Eğer Kurtz eleştirilerinde samimi ise, İstanbul Sözleşmesi derhal eksiksiz uygulanarak geri gönderilmek istenen kızkardeşimize oturum verilmeli. Kızkardeşimizin burada kalacağı sözü verilene kadar sokakları terketmeyeceğiz” denildi. Kurtz’a yönelik protesto alkışları ve sloganlar eşliğinde, saat 17:45’te eylem sona erdirildi.