Tekellere trilyonluk “Kurtarma paketleri” var, emekçilere test tedavi parası yok, Latin Amerika’da salgın yayılıyor, DSÖ İsveç’e riskli ülke dedi, tepkiler üzerine kaldırdı
DSÖ söz konusu dünya emekçileri olunca para yok diyor
DSÖ liderliğindeki “covid-19 salgınîyla mücadele koalisyonu”, gelecek ay içinde test, tedavi ve aşısı için 31,3 milyar dolara ihtiyaç duyulduğunu açıkladı.
Eski Dünya Bankası Başkan yardımcısı Okonjo-Iweala, koalisyonun virüs ile mücadele kapsamında gelecek 12 ay içinde test, tedavi ve aşı için 31,1 milyar dolara ihtiyaç olduğunu, şimdiye dek sadece 3,4 milyar dolar toplandîğını aktardı.
DSÖ’nün Nisan ayı sonunda covid-19 ile mücadele kapsamında tıbbi araçlara ilişkin araştırma ve bunların geliştirilmesi için başlattığı ”ACT-Accelerator” inisiyatifi, 2021’in ortalarına kadar düşük ve orta gelirli ülkelere 500 milyon test ve 245 milyon kişiyi kapsayacak şekilde tedaviyi hedefliyor. Koalisyon aynı zamanda 2021 yılı sonuna kadar düşük ve orta gelirli ülkeler tarafından satın alması planlanan 1 milyar doz da dahil olmak üzere 2 milyar doz aşıya ulaşmayı hedefliyor.
Daha önce DSÖ; aşıya ilk ulaşacak güçlü kapitalist devletlerin virüsü kendi sınırları içinde kontrol altına almasının yeterli olmayacağı, tüm dünyada aşıya ya da tedavi yöntemine erişimin sağlanmasıyla ile salgının yok edileceğine dair uyarılarda bulunmuştu. Bu uyarı şimdiye kadar dikkate alınmadı.
DSÖ sonbahar aylarında gelecek ”İkinci dalga” uyarılarında özellikle iç savaşın olduğu ve gıda yokluğu yaşayan fakir ülke halklarının tehlike altında olduğunu sık sık vurguluyor. ABD gibi emperyalist ülkeler kendi yoksul halkını bile açlığa ve ölüme terk etmişken DSÖ inisiyatifinin hedefine belirlediği zaman zarfında ulaşamayacağı kesin. Bill Gates dünyanın ikinci zengini ünvanına sahipken ve zenginler listesindekiler salgın sürecinde milyarlarca doları servetlerine katmaya devam etmişken devede kulak kalan miktarın toplanamaması, ekonomik ve sosyal eşitsizliğin ayyuka çıktığı pandemi döneminde milyonlarca insan hayatlarıyla sınanıyor.
Neye göre riskliydi, neye göre değil?
Öte yandan Avrupa’da “sosyal refaha” rağmen isimlendirmeden “Sürü bağışıklığı” politikası güden ve ekonomik alanları kapatmayan İsveç’ i DSÖ önce ”Riskli ülke” ilan etti. Ardından İsveç’in Devlet Epidemiyoloğu Anders Tegnell duruma tepki göstermiş, İsveç’te ki vaka sayısının artmasının test sayılarındaki artıştan kaynaklandığını açıklamıştı. Bunun üzerine DSÖ geri adım atarak İsveç’i riskli ülke olmakdan çıkardı. Yaşanan olay, DSÖ gibi emperyalist ülke ve tekellerin çıkarları ve aralarındaki kapışmadan azade olmayan kurumların sözüne ne kadar güvenilebileceğini bir kez daha gözler önüne serdi.
Avustralya halkında ikinci dalga paniği
Yeni vakaların tespit edilmesiyle Avustralya’da salgın korkusunun ilk yaşandığı döneme geri dönüş yaşandı.
Avustralya’nın ikinci büyük şehri Melbourne’de bir günde 30 yeni virüs vakası tespit edilince halk endişeye kapılıp ”İkinci dalga” korkusuyla marketlere akın etti. Halk tuvalet kağıdı stoklamaya başlayınca ülke çapında tuvalet kağıdı satışlarına kota getirildi. Başbakan Scott Morrison, ”Buna son verin, bu çok saçma” açıklaması yaptı.
25 milyon nüfuslu ülkede salgın nedeniyle şimdiye kadar 104 kişi hayatını kaybetti, vaka sayısı ise 7 bin 500.
Arjantin’de de salgın yayılıyor
Latin Amerika ülkelerinde salgın hızla yayılmaya devam ediyor. Arjantin’in bazı bölgelerinde 3 aydan fazladır uygulanan karantina, başkent Buenos Aires ve çevresinde sıkılaştırılarak 17 Temmuza kadar uzatıldı. Son yirmi günde vaka oranının bölgede yüzde 140, ölüm oranının ise yüzde 95 arttığı belirtildi.
20 Mart’ta karantina önlemleri alınan ülkede, yeni sayılarının azalmasıyla Haziran başında karantina kaldırılarak fiziksel mesafe ve hijyen kuralları uygulamaya konmuştu.
44 milyon nüfuslu ülkede,1167 insan hayatını kaybetti,yaklaşık 53 bin insanda virüs göründü.
Brezilya; Bolsonaro absürtlüğü bitmiyor
Salgından en çok etkilenen ikinci ülke olan Brezilya’da Bolsonaro absürtlüğü bitmiyor. Bolsonaro daha önce iki kere covid-19 testi yaptırmış ve test yaptırdığı hastanenin sonuçları kamuoyuyla paylaşmaması ve veri tabanından silinmesi için baskı uygulamıştı. Açılan davayla ”Yüksek Mahkeme” tarafından Bolsonaro baskısı engellenmişti. Testleri negatif çıkan Bolsonaro, daha önce virüse yakalanmış olabileceğini açıkladı ve Bolsonaro’ya eyalette zorunlu olan maske takma zorunluluğuna uyması için verilen kararı temyize götürdüğünü açıkladı. Latin Amerika’nın ”Kukla Trump’ı” lakaplı Bolsonaro, Trump gibi ekonomik çıkarlar doğrusunda hareket ederek virüsü ”Küçük bir grip”olarak adlandırmış, ABD başkanı gibi basına maskeli görüntü vermemek için özel çaba sarfetmişti.
Ülkede vaka sayısı 1 milyon 228 bini geçerken, hayatını kaybeden insan sayısı ise 54 bin 971.