Sokakların ırkçılık karşıtı eylemlerle ateşlenmesi yeni bir siyahinin polis katliamına kurban gitmesine engel olmadı.
Atlanta‘da polis bir fest food restoranına ait araba parkında, aracının içinde alkol kullandıktan sonra uyuya kalan 27 yaşında ki Rayshard Brooks adında ki Afrikalı genci çalışanların ihbarı üzerine gözaltına almaya geldi. Gözaltına alınmaya direnen Brooks’u silahla vurarak katletti.
Brooks’un katledilmesinin ardından Floyd’un boğularak katledildiği günden beri sokaklarda ırkçı polis katliamlarını protesto eden göstericiler, gün boyu polisle çatışarak restoranı ateşe verdi, itfaiyenin gelmesini engellemek için restorana çıkan yolları trafiğe kapattılar. Polis çok sayıda göstericiyi gözaltına alırken Atlanta polis şefi Erika Shields istifa ettiğini açıkladı.
Florida’da yüzlerce protestocu kapalı bulunan bor markete girerek dakikalar içinde bulunan mallara el koydular. Sistemin “yağmalama ” olarak adlandırdığı ve ahlaki kurallarla alaşağı etmeye çalıştığı eylemler ABD de var olan krizin pandemiyle derinleşen ekonomik boyutunun bir parçası sadece. Son bir haftada yaklaşık 1,5 milyon insan daha işsizler yığınının parçası olurken, milyonlarca insan sefalete mahkum edildi. Yoksul ve aç yığınların, kapitalist sistemin adalet anlayışında ki “Adalet mülkün temelidir” çürümüşlüğüne karşı, temel ihtiyaçlarını zor kullanarak elde etme hakkına sahiptir. Dün sigortası olmayan bor yoksulun iki aylık tedavi sürecinin ardından ancak virüsten kurtulabilmesine yaklaşık 1 milyon 122 bin dolar fatura çıkaranlar, marketlerde el konulanlar için “hırsızlık” “yağma” diyemezler. Asıl yağmacılar düzenin sahipleridir.
Paris sokaklarındaki coşkulu ve öfke dolu kalabalığa karşı Fransız polisinden gövde gösterisi denemesi
Fransa’da başta Paris’te sokağa çıkan binlerce gösterici polis şiddeti ve ırkçılığa karşı dün görkemli protestolara imza atmıştı. Irkçılığı ve zorbalığıyla sık sık gündeme gelen polisler ise sonrasında Zafer Takına çıkan yolları kamuya ait polis araçlarıyla kapatıp, korna çalarak ve siren lambalarını açıp kapatarak kendilerini yeterince savunmadığını iddia ettikleri İçişleri Bakanı Castaner‘ı protesto ettiler.
Polis Sendikası sözcüsü Brut Yoann Maras “Bakan Castaner’dan bizi desteklediğine dair bir jest beklerken, onun meslektaşlarımızı yalnız bıraktığı hissine kapılıyoruz. Arkadaşlarımız kaderleriyle baş başa bırakıldığını düşünüyor” Açıklaması yaptı.
Karantina kısıtlama önlemlerinin sıkı olduğu dönemde Fransız polisi çoğunlukla yabancıların oturduğu yoksul banliyölerde terör estirmiş, bilinçli olarak motosikletli bir siyahinin kaza yaparak ağır yaralanmasına sebep olduğu görüntüler, başka bir yabancı kökenliyi gözaltına alırken uyguladıkları ağır şiddet ve hakaretler bir gazetecinin gizli çekimine takılmıştı. Polisin ırkçılık ve zorbalık haberlerinin ardından özellikle Paris ve çevresinde ki banliyölerden sokaklardan gelen çatışma , protesto haberleri, Sarı yeleklilerin ve sağlıkçıların hak eylemleri ardı ardına yaşanmıştı. Polis her eyleme vahşice saldırırken yetkililer, şiddete dayalı her polis haberinden sonra “Polisler psikolojik baskı altında, salgının hızını kesmek için çabalıyorlar” yalanının arkasına sığınmış ,basit soruşturmalarla olayları geçiştirmişti.
2016‘da polis aracında boğularak katledilen Adama Traore’nin ailesinin tüm baskılara rağmen yürüttüğü mücadeleyle, üç gün önce açıklanan “Polisin müdahalesiyle boğularak öldüğü” adli tıp raporunun ardından, polis şiddetine karşı başlayan eylemler ivme kazandı. Adama’nın ailesi defalarca gözaltına alınıp tehdit edilmiş, susmaları için önerilenleri reddetmiş, polisler hakkında herhangi bir soruşturma açılmazken savcılık Adama’nın enfeksiyon nedeniyle kalp krizinden öldüğünü iddia etmişti.
Fransız polisinin “Boğma tekniği” ile gözaltına almasının yasaklanacağı önceki gün Castaner tarafından açıklanmış, bunun üzerine polisler farklı bölgelerde kelepçelerini yetkili kamu binalarının önüne atarak alınan kararı protesto etmişti. Anlaşılan Fransız burjuvazisinin koruma bekçileri, polis şiddetine karşı protestocuların öfkesini yatıştırmak için uygulamaya sokulmak istenen kırıntılara bile tahammül edemezken, sokaklarda estirecekleri terördende vazgeçmeyecekler.
