GENÇLİK
Katil devlet hesap verecek!..
Yüksel Caddesi’nde bir araya gelen yaklaşık beşyüz kişi meşaleler yakarak Adalet Bakanlığı’na doğru yürüyüşe geçti
Agos Gazetesi yazıişleri müdürüyken onlarca tehdit almasına ve bunu emniyete bildirmesine rağmen faşist devlet tarafından göz göre göre ölüme yollanan Hrant Dink, Ankara‘da yapılan meşaleli yürüyüşle anıldı. Eylemde faşizme karşı öfke çok yüksekti.
Saat 17:30’ da Yüksel Caddesi‘nde bir araya gelen yaklaşık beşyüz kişi meşaleler yakarak Adalet Bakanlığı‘na yürüyüşe geçti. Fakat yaklaşık 50 metre sonra kitlenin önü kesildi. Yürüyüş güzergahının önüne kurulan barikatın ardından kitle “Faşizme karşı omuz omuza!”, “Hepimiz Hrant’ız hepimiz Ermeniyiz!”, “Katil devlet hesap verecek!”, “Em hemun hrantım, em hemun Ermeniya!” sloganlarıyla beklemeye başladı. Polisin, “Altgeçitten geçip Kızılay’dan geçmeyeceksiniz!” dayatması eylem komitesi tarafından reddedilince, kitle barikat açılana kadar sloganlarla bekledi. Bir saatten fazla açılması beklenen barikat, kitlenin kararlılığı ve eylem komitesinin tüm isteklerinin karşılanması üzerine açıldı.
Barikatın açılması üzerine kitle, Kızılay Meydanı‘ndan geçerek Adalet Bakanlığı’na doğru yürüyüşe geçti. Güvenpark‘tan geçerken çevrede bekleyen halkın eyleme ilgisi oldukça fazlaydı. Yürüyüş sırasında “Faşizme inat, kardeşimsin Hrant!”, “Faşizmi döktüğü kanda boğacağız!” ve Türkçe-Kürtçe-Ermenice “Yaşasın halkların kardeşliği!” sloganları büyük bir coşkuyla atıldı.
Adalet Bakanlığı’na siyah çelenk ve Hrant Dink’in ayakkabısını temsilen altı delik bir ayakkabı bırakıldı. Adalet Bakanlığı’na çelenk bırakılırken Ankara Düşünceye Özgürlük Girişimi‘nden Mahmut KONUK devleti ve hükümeti teşhir eden bir konuşma yaptı. Konuşmasının sonunda, “Bu devletin ve hükümetlerin demokrasileri sahtedir, bu ülkede ezilenler ve emekçiler her zaman katliama maruz kalmıştır” dedi.
Çelenk bırakma eyleminden sonra pankartın olduğu yere dönünce basın açıklaması başladı. Basın açıklaması Ermenice, Kürtçe ve Türkçe olmak üzere üç dilde okundu. Basın açıklaması sırasında da kitlenin faşizme, katliamlara olan öfkesi sloganlarına yansıdı. Basın açıklamasının sonunda şunlar vurgulandı:
AKP iktidarı dahil bu ülkede soykırımın suç ortağı egemenlik aygıtının bütün bileşenlerine sesleniyoruz.
Sizin adaletiniz yok, demokrasiniz sahte, insan hakları söylemleriniz palavra!..
Sizden “adalet” de beklemiyoruz!
4. yılında Akhparikimiz Hrant’ı anarken onun açtığı yoldan yürüyeceğimizi, dün Ermenilere, Nasturilere, Keldanilere, Süryanilere, Pontus ve Ege Rumlarına, bugün Kürtlere, Alevilere, Romanlara-Çingenelere uygulanan ırkçı-soykırımcı uygulamaları teşhir etmeye, sahtekarlığınızı, ikiyüzlülüğünüzü suratınıza çarpmaya devam edeceğiz!
Ve and olsun emperyalist-kapitalist-sömürgeci saldırganlıklara, ırkçılığa inat bu topraklarda da ezeni-ezileni, sömüreni-sömürüleni olmayan, ulusların ve dillerin tam hak eşitliği içinde yaşadığı, sınıfsız, sömürüsüz, eşit ve özgür bir ülkeyi mutlaka yaratacağız!
* Yaşasın Devrim, Yaşasın Sosyalizm!
* Yaşasın halkların eşit ve özgür gönüllü birliği!
* Biji biratiya gelan!
* Ceyne asterun yeğpay rütyun!
Eylem, Ankara Düşünceye Özgürlük Girişimi, AKA-DER, Alınteri, BDP, ÇHD Ankara Şube, Devrimci Yolda Özgürlük, DHF, ESP, EHP, Kaldıraç, Mücadele Birliği, SDP, Sosyalist Parti, Sosyalist Gelecek, 78’liler Girişimi, Partizan, Toplumsal Özgürlük Platformu tarafından örgütlendi.