DÜNYA

Erdoğan-Putin

putin-erdogan-AATürkiye’de rejim kendisini yeni tipte bir faşist merkezileşmeyle örgütlemeye çalışırken, rejim krizini derinleştirecek, burjuva klikler arası yeni çatışmalara kapı aralayacak “müttefikleri”  içte ararken dış politikada da yeni arayışlar peşinde.  Zira sistem krizinin iç krizine paralele içi de tetikleyen bir ögesi de Suriye politikası başta olmak üzere dış politikanın iflası.

Bu kapsamda Erdoğan Putin görüşmesine “Artık Ankara’nın dış politikası değişti, ABD ve AB, NATO’dan çıkılabilir.  Şanghay İşbirliği Örgütü’ne girilebilir” gibi AKP içersinde de eğilim olarak var olan Avrasyacı kesimlerin yorumlarından geçilmiyor. Yalnız  bu kesimler sadece savundukları sermaye kesimleri adına gönüllerinden geçeni dillendiriyorlar. Emperyalizme göbekten bağımlılık ilişkilerinde bir anda paktlardan çıkmanın, eksen değiştirerek başka emperyalist ülkelere koşmanın öyle kolay olmadığını bizim kadar onlarda biliyor. Yine bu görüşme  ABD ve AB emperyalist ülkelerine  “Bize iyi davranmazsanız Avrasya’ya kayarız” şantajından ibarette de değil.

Türk burjuvazisi şahsında Erdoğan’a “Bizi arkamızdan bıçakladı” diyen Rusya’nın öyle bir anda “Stratejik müttefik” filan olamayacağı da çok açık. Bunu Rusya kadar ABD ve AB ülkeleri de iyi biliyor. Görüşmenin içeriği bunu destekler nitelikte. Görüşme Türk burjuvazisinin yakıcı yeni kaynak ihtiyacı ve arayışından kaynaklı olduğu gibi, dış politikada da iflasının yalnızlaşmasının yansıması. Birçok devletle kapışma sürecinden sonra, özellikle de darbe girişiminin ardından kendini dünyada yapayalnız hisseden Erdoğan’ın , uluslararası politikada yeni kaynaklar ve yeni partnerler arama girişimi.

Görüşmelerde iki ana başlık vardı. “Ekonomik ve ticari ilişkilerin yeniden tesisi” ve “terörizme karşı işbirliği”  İkincisi Suriye… Görüşme nihayetinde Rusya sermayesi ekonomi cephesinde büyük ölçüde beklenenler oldu. Rusya, Türkiye ile ticaretin, turizmin, Türk iş dünyasının önünü açma sözünü yineledi.

Fakat en somut konuşmalar Türk Akımı Doğalgaz Projesi üzerine yapıldı. Ukrayna’yı devreden çıkaracak ilk hattın 2019 sonuna kadar gerçekleştirileceğinden söz edildi. Avrupa’ya uzanacak diğer hattın durumu üzerine görüşmelerin süreceği söylendi.

Akkuyu Nükleer Santrali Projesinin, Türkiye’nin Rusya’ya sağlamayı vaat ettiği ayrıcalıklı şartların da yardımıyla hız kazanacak. Suriye konusunda Türkiye’nin yine hangi tükürdüklerini yaladığı önümüzdeki süreçte biraz daha netleşecektir.

Daha fazlası

İlgili

Close