DÜNYAManşet

Sri Lanka’da gidenler ve gelenler

Önderlik boşluğu olan ve isyanlar sırasında kendi önderliğini çıkartamayan hareketlerin başına gelenler Sri Lanka’da tekrarlanacak mı?

Sistemi dolayımlı hedefleyen, sistemi sorgulayanların sesinin de gür çıkmadığı ülkelerdeki halk isyanlarından Sri Lanka benzer süreçleri mi yaşayacak? Daha çok o anki hükümeti hedefleyen,  hükümet karşıtı protestolar nedeniyle eski cumhurbaşkanı Gotabaya Rojapaksa Sri Lanka’yı terk etti. Koltuğuna yapışmış “Aile hanedanlığını” yollamak azımsanmaz bir başarı kuşkusuz. Yerine gelen başbakan Ranil Wickremesinghe bu hafta ülkenin yeni cumhurbaşkanı seçilmişti. Yani gidene yakın bir isim (Gotabaya Rojapaksa’ya)

Öte yandan Ranil Wickremesinghe’den boşalan başbakanlık koltuğuna Dinesh Gunawardena getirildi. Gunawardena da ülkeden kaçan eski cumhurbaşkanı Rajapaksa’ya yakın bir isim olarak biliniyor.

Hareketleri yorma ve vaatlerle oyalama taktiği

Wickremesinghe’nin ilk icraatı “Göstericilere saldıracağı” açıklaması yani malumun ilanı oldu. Siyasi elitin bir parçası olarak görülen ve eski cumhurbaşkanına yakın bir isim olarak tanınan Wickremesinghe göstericilere müsamaha gösterilmeyeceğini söylemişti. Wickremesinghe’nin halk nezdinde popüler bir isim olmamasına karşın göstericiler yemin töreni sırasında protestolarını barışçıl şekilde yürütmeyi sürdürmüştü.

Titrek duruşlu kesimlerin “yeni” gelene süre tanıması da bu tür isyanlarla ilgili hiç kimseye yabancı olmasa gerek. Birçok gösterici ülkeyi ekonomik darboğazdan çıkarmak için Wickremesinghe’ye bir şans verilmesi gerektiği görüşünü dile getirmeye başladı. Ranil Wickremesinghe ise yemin töreninin ardından yaptığı konuşmada hükümeti devirmeye yönelik tüm girişimlerin ya da hükümet binalarını işgal etmeye yönelik eylemlerin “demokrasi olmadığını, hukuka aykırı olduğunu” belirtmişti.

Ve hemen ardından; Sri Lanka’da güvenlik güçleri başkent Colombo’da Cumhurbaşkanlığı Sarayı önünde kurulan hükümet karşıtı protesto kampına müdahale etti. Yüzlerce polis ve askerin müdahalesinde dokuz gösterici gözaltına alındı ve protesto çadırları söküldü. Polis, müdahaleyi Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın kontrolünü geri almak için düzenlenen özel bir operasyon olarak tanımladı.

Hangi hükümet gelirse gelsin bu tür ülkelerdeki enkazı kaldıramayacağı, saldırganlık dışında bir politika izleyemeyeceği bir kez daha açığa çıktı.

Bu emperyalist kapitalist ülkelerin bütünü için geçerli bir düstur. Ama sınıf ve emekçiler, isyan edenler için de bir başka kural hükmünü yürütüyor. Bir bütün olarak öfkeyi sisteme yöneltmeyen, başlangıçta sistemi sarsıcı somut sonuçlar elde edemeyen isyanların daha ileriye sıçrama şanslarının olmadığı. İnişli çıkışlı bir biçimde Sri Lanka’da uzun yıllardır aynı kulvarlarda gidiyor geliyor.

Daha fazlası

İlgili

Close