8 Mart’ta Strasbourg’da sistemin ötekilerinden oluşan bir orkestra gibiydi kortejler. Sloganlar birbirine karışıyor birbirinde yankı buluyordu.
Strasbourg’da, 8 Mart için Kadın Gözüyle’nin de içinde olduğu çok bileşenli kadın örgütlerinden oluşan kollektifin organize ettiği eyleme binlerce kişi katıldı.
Toplanma alanında feministler, homoseksüeller, querr, antirasist, anti emperyalist anti militaristlerden oluşan bir renklilik ve ahenk öne çıkıyordu. Yine kurt halkının korteji de geleneksel kıyafetleri, renkliliği ve coşkusuyla öne çıkanlardandı.
Muazzam renklilikte bir gençlik vardı 8 Mart’ı sahiplenen.
Eyleme, her renk, her cins, her ırktan gençlerde ve savaşa maruz kalan halklar damgasını vurdu.
Eylem boyunca yapılan konuşmalar, ataerkilliği, emperyalizmi, faşizmi, islomofobi ve transfobiyi teşhir içerikliydi. Keza eylem sonunda enternasyonal kadınlardan oluşan koronun şarkıları da böyleydi.
Kortejin en önüne Fransız sömürgesi ülkelerin kadınlar görünür kılındı. Hemen ardından Filistin ve Kürt halkından bireyler ve gerilere doğru parti ve sendikalar sıralanmıştı.
Sistemin ötekilerinden oluşan bir orkestra gibiydi kortejler. Sloganlar birbirine karışıyor birbirinde yankı buluyordu.
Son yıllarda parça parça birbirinden ayrı yapılan eylemler, 8 Mart’ta birbiriyle buluşup kucaklaştı.
Belki ilk defa bu kadar iç içeleşti, bu kadar sahiplenildi bütün farklılıklar…
Zamanın ruhu
Hiçbir şey kaybolmamıştı. Her dönemin sloganları ve ruhu vardı eylemde. Sarı Yeleklilerin, emeklilik yaşına karşı yapılan eylemlerin, aylardır süren Filistin eylemlerinin, Kürt kadınlarının direnişiyle simgelenen Jın Jiyan Azadı. Yani bütün direnişler kendinden bir öncekilerin ruhunu verdi 8 Mart 2025’e.
Bir de başka bir dünya özleminin çığlığı yayıldı ortama.
