Macron’dan sömürgeci tarih savunusu; AB’de ilaç tekellerine ‘alım’ garantisi ve ‘korumacı’ önlemler yasa tasarısı; Lübnan’da halk tarafından terk edilmeyen sokaklar
Lübnan: Sokaklar terk edilmiyor
İşçi ve emekçilerin açlıkla sınandığı Lübnan’da binlerce gösterici Beyrut ve Trablusşam’da sokak eylemlerine devam etti.
Yolsuzluk yapanların yargılanması, ülkeden kaçırılan paraların geri getirilmesi ve rejimin düşmesi taleplerini seslendiren binlerce Lübnanlı, istekleri yerine getirilene dek sokaklardan çekilmeyeceklerini duyurdu.
Hayat pahalılığı ve ekonomik krizi protesto ederek yolsuzluk yapanların hesap vermesini isteyen Trablusşamlı göstericiler, lastik yakarak ana caddeleri trafiğe kapattılar. İfade özgürlüğüne bağlı kaldıklarını, protesto hakkını kullandıklarını dile getiren göstericiler, kentte oluşan kaosa ve devlet şiddetine karşı olduklarını söylediler.
Çin: Yeni vakalar çıkmaya devam ediyor
Çin’in Pekin şehrinde ikinci bir pazarda daha covid-19’a rastlanması, başkentin 10 bölgesinin tekrar karantinaya girmesine neden oldu. Tarım ürünleri pazarında çıkan yeni vakalar nedeniyle pazarın olduğu mahalle ve çevre mahallelerde okul ve alış-veriş merkezleri kapatıldı. Nisan ayından beri ilk defa bir günde 59 yeni vaka tespit edildi. Ülkede toplam vaka sayısı 83 bin 132, yaşamını yitiren sayısı ise 4 bin 634 kişi.
AB: ‘Korumacı’ önlemler tasarısı
AB ülkeleri kızışan emperyalist rekabet ortamında “birlik ülkelerini koruma altına almaya” çalışıyor.
AB, stratejik öneme sahip Avrupalı şirketleri satın almak için adil olmayan devlet desteği alan yabancı firmalara karşı sıkı önlemler almaya hazırlanıyor. Reuters’ın ulaştığı 17 Haziran’da sunulacak yeni yasa taslağında, “yabancı devlet desteklerinin, Avrupa Birliği’nde teşebbüslerin satın alınması, yatırım kararlarının etkilenmesi ya da paydaşların piyasa tutumlarının bozulmasında daha fazla kullanıldığının görüldüğü” vurgulandı.
Raporda özellikle alüminyum, çelik, yarı iletken, gemi inşa ve otomotiv sektörlerinin sıfır faizli kredi, sınırsız devlet garantisi, sıfır vergi anlaşmaları ya da özel amaçlı devlet fonları gibi sübvansiyonlara müsait olduğu belirtiliyor.
AB komisyonu rekabetten sorumlu üyesi Margrethe Vestager daha önce, “yabancı devlet desteklerinin ortak pazarı ve rekabet ortamını bozma riski olduğunu” açıklamıştı. Yeni çıkacak yasaya göre AB menşeli şirketlere yatırım yapacak olan yabancı şirketlerin, yüzde 35’in üzerinde hisse almak istemesi durumunda, “son üç yılda yabancı devletten 10 milyon eurodan fazla destek almamış olması, aldılarsa AB komisyonuna bildirme zorunluluğu” getiriliyor. Bildirim yapılmaması durumunda ağır para cezası ya da anlaşmanın bloke edilmesi söz konusu olacak.
Tasarı ayrıca blok içerisinde faaliyet gösterirken pazar payını büyütmek ya da stratejik öneme sahip alanlarda Avrupalı rakiplerinden daha düşük teklif verebilmek için yabancı desteklerden faydalanan şirketleri de hedef alıyor. Yabancı devletlerden haksız destekler alan şirketler kamu ihalelerinden 3 yıl men edilebilecek.
Almanya: Aşı çalışmasında önde olan firmalara alım garantisi
Almanya, Fransa, İtalya ve Hollanda’nın, Oxford Üniversitesi ile birlikte çalışan “AstraZeneca” ilaç şirketiyle anlaşma imzaladıkları açıklandı. Aşının üretilmesi durumda anlaşmaya imza atan ülkelere 300 milyon doz aşı tedariğinin garantisi alınmış oldu.
İsveçli Astra ve İngiliz Zeneca ilaç firmalarının 1999 yılında birleşmesiyle ilaç tekellerinin büyükleri arasına giren firma, ay başında aşı üretim kapasitesini yaptığı anlaşmalarla 2 milyar doza ulaştırmaya çalıştıklarını açıklamıştı.
Oxford üniversitesi, insan üzerinde denenen aşının denek sayısını 10 bine çıkardıklarını, yüzde 100 başarının zamana yayılacağını ancak sene sonuna kadar umut veren sonuçlar almayı beklediklerini açıklamıştı.
Peru: Başpiskopostan covid-19 protestosu
225 bini geçen korona hastası ve 6 bin 400 hayatını kaybeden insan sayısıyla Güney Amerika ülkesi Peru’nun sağlık sisteminin yetersiz kalması ve devlet tarafından yeteri önlem alınmaması, binlerce insanın yardım alamamasından kaynaklı temel gıda maddelerine ulaşamamasına karşı tepkiler farklı biçimlerde ve yerlerde açığa çıkıyor.
“Lima Roma Katolik” başpiskoposu Carlos Castillo, bir kilisenin içini yeni tip koronavirüs nedeniyle hayatını kaybedenlerden 5 bin kişinin fotoğraflarıyla doldurdu. Pazar ayinini yaşamını yitirenlerin fotoğrafları eşliğinde yapan piskopos, sağlık sisteminin yetersiz olmasını protesto ederken “Çok daha kötü zamanlar geliyor. Gelecek zamanda bu fotoğraflardan binlercesinin açlıktan ölenlere ait olması korkunç olur..” dedi.
Fransa: Sömürgeci tarih savunusu
Macron Fransa’nın sömürgeci tarihine sahip çıktı.
ABD’den sonra Belçika ve İngiltere’de, ırkçılık, köle tacirliği ve sömürgecilikle nam salmış tarihi figürlere ait heykellerin göstericiler tarafından yıkılması sonrası sömürgecilikte ve Afrikalıların köleleştirilmesinde büyük rol oynayan Fransa’nın da gündem maddesi oldu.
Macron, “Fransa Cumhuriyeti tarihinden hiçbir ismi silinmeyecektir. Fransa hiçbir eserini unutmayacaktır. Fransa heykelleri sökülmeyecektir.” ifadelerini kullandı. “Irkçılığı, Yahudi karşıtlığını ve ayrımcılığı kabul etmeyiz. Bu konuda güçlü kararlar alınacak.” diyen Macron Fransız tarihinin “hatalı bir şekilde yeniden yazılmasını” kabul edemeyeceklerini söyledi.