
Sokakta görülen Bolsonaro’ya ‘katil’ tepkisi; Golf oynayan Trump’a tepki; AB’de ‘muhtemel biyolojik terör saldırıları’ söylemi üzerinden yapılan hazırlık; Cezaevlerinde artan salgın riski
Sudan: Doktorların grev tehdidi karşısında hükümet görüşmek zorunda kaldı
Sudan’da doktorlar, geçtiğimiz perşembe günü, sağlık çalışanlarına uygulanan şiddet nedeniyle hükümeti grevle tehdit etmişti. Birleşik Doktorlar Ofisinden yapılan açıklamada „sağlık çalışanlarına yönelik şiddeti önleyecek yasaların cumartesi gününe kadar çıkarılmaması durumunda iş bırakma eylemi yapılacağı, olacaklardan hükümetin sorumlu tutulacağı“ bildirilmişti.
Bunun üzerine hükümet sağlık çalışanları temsicileriyle görüşerek „hastanelerde sağlık çalışanlarına şiddetin önlenmesi amacıyla polis gücü kurulmasına“ karar verdi.
Japonya: Sağlık emekçilerinin tepkisiyle alınan ‘prim ödeme’ kararı
Korona salgını sürecinde fazla mesai kadar maske ve önlük gibi tıbbi ekipmanlar olmaksızın çalışmak zorunda kalan sağlıkçılar hükümeti eleştirmişti. Japonya Sağlık Bakanlığı doktor ve hemşirelere 200 bin yen (12 bin lira), geri hizmettekilere 100 bin yen (6 bin 300 lira) teşvik primi ödemeyi planlıyor.
Brezilya: Sokakta görülen Bolsonaro’ya ‘katil’ tepkisi
Kovid-19 salgınına kayıtsızlığıyla sık sık gündeme gelen Brezilya devlet başkanı Bolsonaro, dün akşam yiyecek almaya çıktığı sırada halk tarafından tepki gördü. Destekçileri ` kahraman`diye seslense de, aldığı kararlarla Latin Amerika’da Brezilya’nın salgının merkezi haline gelmesinden Bolsonaro sorumlu tutuluyor.
Protestocular „katil“, „İşini düzgün yap“ şeklinde bağırdı. Brezilya’da şu ana kadar yaklaşık 353 bin vaka ve 22 bini aşkın ölümlü vaka kaydedildi.
ABD: Golf oynayan Trump’a tepki
Pandeminin merkezi haline gelen ABD’de, Trump Virginia’daki kendine ait golf tesisinde zaman geçirince tepkiye neden oldu. Bir kısım çevre Trump’ın hareketini normale geçiş sürecine destek olarak yorumlarken, ana akım liberal medya ve „Demokrat Parti“de ağır eleştirilere neden oldu.
ABD ülkeye girişleri salgın kaynaklı kapatırken, Kovid-19 hastası olup olmadığına bakmaksızın özellikle Latin Amerika ve Karibik’lileri uçaklara doldurarak ülkelerine geri gönderiyor.
Fakir Latin Amerika ülkelerinden gelenler yeşil kart uygulamasının ve oturum başvurularının askıya alınmasıyla açlıkla karşı karşıya kalmıştı. Virüs taşıyıcısı olanlar da dahil uçaklarla geri gönderilen insanlar, virüsün yoksul Latin ülkelerinde yayılmasına neden oluyor.
Guatemala’ya geri gönderilenlerin yüzde 50 ve 75 arası korona virüsüyle enfekte olmuş insanlar. Insan Hakları kurumları göçmenlerin ülkelerine geri gönderilmeden önce tehlikenin büyümemesi için test edilmesini, pozitif çıkanların tedavi edildikten sonra gönderilmesini talep ediyor.
Ingiltere: Karantinada olmasına rağmen 400 km öteye giden başdanışman
Boris Johnson’un başdanışmanı Cummings, korona semptomları gösterdiği için zorunlu ev karantinasında olması gerekirken eşiyle 400 km uzakta oturan ailesini ziyarete gitmiş, Ingiliz basınının ağır eleştirileri karşısında Johnson danışmanını destekleyen açıklamalar yapmıştı.
Guardian ,Daily Mail gibi gazetelerde ağır ifadelerle Johnson eleştirildi. „Cummings hilekar Johnson ise korkak“ olarak nitelendirildi. Guardian, başyazısında , “Hiç kandırıldığınızı hissettiniz mi? Kuralların Başbakanın arkadaşları için isteğe bağlı olduğu ortaya çıktı.“ diye yazdı.
AB: ‘Muhtemel biyolojik terör saldırıları’ söylemi üzerinden neyin hazırlığı?
Alman Funke Medya grubuna bağlı gazetelerin „Avrupa Konseyi Terörle Mücadele Komitesi“nin hazırladığı rapora dayandırdıkları haberlerde „terörist örgütlenmelerin salgında oluşan zafiyetleri değerlendirerek biyolojik saldırılara girişebilecekleri“ uyarısında bulunulduğuna işaret edildi.
Söz konusu raporda, „modern toplumların virüs enfeksiyonları karşısında ne kadar kırılgan ve sarsılmaya müsait olduklarını gösterdiği“ belirtilerek, „terör örgütlerinin bundan istifade edebilecekleri“ belirtildi. „Uluslararası işbirligiyle, şüpheli vakaların tespit ve bertaraf edilebileceği“ vurgulandı.
Salgın karşısında çuvallayan Avrupa emperyalistlerinin, şimdi „muhtemel biyolojik saldırılar“ı gündeme getirerek daha sıkı „güvenlik“ önlemleri üzerinde çalıştıkları anlaşılıyor.
Honduras: Cezaevlerinde virüs riski artıyor
Honduras cezaevlerinde virüs korkusu yayılıyor. Gündüzleri cezaevinin avlularında vakit geçiren tutuklular, güneşin batmasıyla koğuşlara çekilmek zorundalar.
Insani yaşam standartlarından bir hayli uzak olan cezaevleri, virüse karşı önlem alınmaması ve yaklaşık 50 kişinin kalabileceği koğuşlarda 130 kisinin kalmasıyla salgın riskini artırıyor.
Sayıları toplam 29 olan cezaevlerinde 10 bin kişilik kapasite varken, 22 bin tutuklu ve hükümlü barındırılıyor.
John Hopkins Üniversitesi, Honduras yönetiminin yeterli test yapmayarak, vaka sayılarını düzenli işlemeyerek verileri çarpıttığını açıklamıştı. Resmi kayıtlara göre ölümlü vaka sayısı 170 olarak görünüyor.