Meksika’da Nisan’da 337 kadın katledildi; Guatemala’da salgının su yüzüne çıkardığı yoksulluk ve açlık; İlaç kartelleri yardımları kasalarını doldurmakta kullanıyor; Amazon’da grevler
Hong Kong: Sokak gösterileri durmak bilmiyor
1977 yılında “Bir ülke iki sistem” garantisi altında İngiltere’den Çin’e devredilen özerk yönetim altındaki Hong Kong’da protesto gösterileri artıyor.
Çin’in Hong Kong’un özerkliğini sınırlamak için 2003 yılından beri yoğun çabası her defasında karşıtların sokak gösterileriyle engellenmişti.
Salgın günlerinde ABD ve Çin arasındaki emperyalist rekabetin kızışması, karantina uygulamalarının sıkı olduğu süreçte Çin’in “ulusal güvenlik yasası”nı çıkarmak ve yürürlüğe girmesini sağlamak için fırsata dönüştü. Cumartesi gününden beri Hong Kong’da binlerce kişinin katıldığı sokak gösterilerinde çok sayıda gösterici darp edildi, öncülük eden aktivistlerden biri olan Tam Tak – Chi ile birlikte 120 kişi gözaltına alındı.
Guatemala: Renklerin dili
Beyaz rengin anlamı salgının su yüzüne çıkardığı yoksulluk ve açlık oldu.
Dört yaşındaki oğluyla, elinde beyaz bir bayrakla Guatemala Ulusal Katedrali’nin basamaklarında bir annenin oturması olağandışı değil.
Beyaz teslimiyetin rengidir ama bu teslimiyet ülkedeki açlığa teslimiyet.
Binlerce beyaz bayrak yoksul mahallelerin tek rengi değil, kırmızı ilaç ihtiyacı için, siyah, sarı ya da mavi ise kadına, çocuğa ya da yaşlıya şiddet anlamına geliyor.
Halkın yüzde 70’i pandemiyle işsiz kalıp sefalete sürüklendi. Guatemala’da halkın yüzde 60’ı yoksulluk içinde yaşıyor. Ülkedeki yetersiz beslenme oranı dünya genelindeki en yüksek seviyede. Hükümet 1,2 milyon kişiye ancak 190 bin yardım kolisi dağıttığını açıkladı ama açlıkla savaşan yığınların eline yiyecek kolileri ulaşmadı bile.
DSÖ: Covid-19 ve Trump’in her gün kullandığı sıtma ilacı
DSÖ Genel Direktörü Ghebreyesus, sıtma ilacı olarak kullanılan hidroksiklorokinin klinik araştırmalarını bir süreliğine durdurduklarını açıkladı.
The Lancet tıp dergisinin yaptığı bir araştırmada sıtma ilaçlarının etkili olmadığı, denenen hastalarda ölüm oranının daha yüksek olduğu ifade edildi. Araştırma yazısında, klorokin ilacı ve hidroksiklorokin gibi türevlerin Covid-19’a karşı etkisiz, hatta zararlı olabileceği öne sürülüyor. Sıtma ilacı kullanılan hastalarda ölüm oranının yüksek olduğu belirtiliyor. DSÖ, araştırmaların duraklatıldığı süreçte ilacın potansiyel yarar ve zararlarının değerlendirileceği bildirildi.
Almanya: Merkel Lufthansa için AB Komisyonu’na savaş açmaya hazır
Lufthansa’ya 9 milyar euroluk yardım paketi karşılığında ilk aşamada yüzde 20 sonrasında yüzde 25,1 hisse senedini Alman devletinin tasarrufuna sokma peşindeki hükümet, AB Rekabet Komisyonu’nun uyarısına takıldı.
Rekabet Komisyonu, Alman Hükümeti’nin hisseleri kamulaştırması durumunda Lufthansa’nın, Frankfurt ve Münih gibi Almanya’nın en çok iniş kalkış ve aktarma yapılan havaalanlarını kullanmamasını talep etti.
Anne lakaplı Merkel, CDU parti toplantısında “Bunun olmasına izin vermeyeceğiz,” dedi. Rekabet Komisyonu’nun onayından geçmesi gereken kararda, zorlu müzakerelere karşı asla pes etmeyeceklerini söyleyen Merkel, AB ülkelerinden en çok eleştiri alan hükümet başkanı. AB üyesi ülkelerin harcamalarını sıkı denetime alan Merkel yönetimi, son çıkarılan yasalarla yabancı sermayenin önünü kesmiş, kısmi de olsa devletin stratejik öneme sahip sektörlere müdahalesini güçlendirmişti.
AB: İlaç kartelleri yardımları kasalarını doldurmakta kullanıyor
İlaç kartelleri aldıkları yardımları kendi kasalarını dolduracak araştırmalara aktarmış.
Avrupa vatandaşlarının vergileriyle kasalarını dolduran AB Komisyonu, kar peşinde koşan ilaç kartellerine hem 5 milyar euro bütçe akıtıyor hem de toplum yararına olanları dayatmakta aciz davranıyor.
The Guardian’da çıkan habere göre, Avrupa’da daha güvenli ve sonuç alıcı tedavilerin geliştirilmesini destekleyen AB’ye bağlı Yenilikçi Ilaçlar Girişimi (IMI) 2017 yılında bünyesindeki ilaç kartelleriyle görüşmelerde, salgın hastalıklara karşı aşı geliştirilmesi ve onaylanmasını hızlandırıcı öneride bulunuyor. Ama ilaç şirketleri öneriyi kabul etmeyerek daha karlı olduğu için kronik hastalıklara yöneliyor. Korona virüs dahil yoksullukla bağlantılı ve ihmal edilen hastalıkları görmezden gelen şirketler, parayı veren AB olsa da düdüğü kendileri çalıyor.
Amazon: Her gün yeni bir haberle gündemde
Artan serveti, hukuksuz işten atmalar, enfekte olan depo çalışanlarıyla Amazon her gün manşetlerde.
Karantina kısıtlamaları, insanların evden daha az çıkmak istemesi alışveriş sitesi Amazon’u kazançta zirveye yerleştirdi, kendilerini ihtiyaç karşıladıkları için kahraman bile ilan ettiler.
Ama depoların kapalı kapıları ardında sömürü alabildiğine devam ediyor. Bezos artan kazancını işçisinin sağlığına değil milyarlarca dolarla yapay zeka geliştiren firmalara aktarıyor.
Amazon işçilerinin dünya çapında grevine doğru
Alman Sendikası Ver.di sözcüsü, hijyen vb. kontrollere tabi tutulan Amazon depolarında sömürünün ne boyutlarda olduğunu Tagesschau muhabirine anlattı.
Bu söyleşide, işçilerin mola saatlerini kısaltan Amazon’un, maske vb. kuralları çalışanlara zorbalık aracına dönüştürdüğü, her yere kamera yerleştirerek çalışanları dikizlediği ve basķı yaptığı ortaya dökülüyor. Söz verilen 2 euroluk saat ücreti, yöneticilerin belirledikleri süreyi doldurmayan ya da rapor alan işçilere ödenmiyor.
Luhe – Winsen’deki depoda bin 800 çalışandan 53’ünün enfekte olduğu tespit edilen Covid hastası işçilerin sorumluluğunu almamak için Amazon yetkililerinin bunları beyan etmediği aktarıldı.
Amazon’un dünya çapındaki işletmelerinin birbiriyle sınırlı sayıda bağı olduğunu söyleyen sendika sözcüsü, amacın dünya çapında bütün Amazon çalışanlarının uyarı grevini örgütleyebilmek olduğunu, böylece Amazon’un lokal kalan grevleri sabote etmesinin önüne geçileceğini söyledi.
Meksika: Nisan’da 337 kadın katledildi
Meksika’da pandemiyle artan kadın katliamları kan donduran boyutlara ulaştı. İstatistik kurumunun paylaştığı verilere göre sadece Nisan ayında 337 kadın katledildi. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde binlerce kadın Meksiko sokaklarında kadına şiddete karşı sokağa çıkmıştı.
