DÜNYAManşet

HBDH İsviçre: ırkçı faşist  yürüyüşü engelleyelim!

HBDH İsviçre Komitesi bir açıklama yayınlayarak faşist Erdoğan iktidarının, 15 Temmuz bahanesiyle İsviçre’nin Zürih Kantonu’nda örgütlediği eylemi engelleme çağrısı yaptı. Çağrıyı yayınlıyoruz

Demokrat, Anti-Faşist Kurum ve Kişilerden Tüm İlerici Kamuoyuna!
Kadın-Erkek Emekçi Göçmenler, Militan Gençler, Aydın Yazar ve Sanatçılar, Bütün Duyarlı İnsanlar,

Dostlar, Yoldaşlar;
Halkların Birleşik Devrim Hareketi olarak, sizleri ırkçı-tekçi faşist Erdoğan iktidarının, 15 Temmuz darbe girişimi bahanesiyle, 10 temmuz da İsviçrenin Zürih kantonunda gerçekleştirilmek üzere örgütleyip, Avrupadaki konsoloslukları ve sivil faşist çeteleriyle bir provakasyon olarak da planladığı ırkçı milliyetçi faşist  yürüyüşünü engellemek için alanlara çağırıyoruz!

Dostlar, Yoldaşlar;
Bildiğiniz gibi, 2016 yılı 15-16 Temmuz günlerinde, ‘’15 Temmuz Askeri Darbe Girişimi‘‘ ya da ‘‘FETÖ Darbesi‘‘ olarak ülke tarihine geçen ve başarısızlıkla sonuçlanan bir Askeri Faşist darbe girişimi yaşandı. FETÖ unsurları eliyle girişilmiş olan bu darbe girişiminin arkasında, ABD başta olmak üzere, diğer bazı emperyalist ülke istihbarat örgütlerinin olduğu ise aşikardır… Ancak, ABD emperyalizmi patronluğu ve FETÖ ‘‘cemaat‘‘ çetesi eliyle icra edeilen bu darbe girişiminin, müsebbibi ve rantçısı kesinlikle ve bizzat Erdoğan-AKP iktidarıdır…

ABD emperyalizminin icazetiyle doğrudan emperyalist bir proje olarak 2002 yılında savaş konseptiyle biçimlendirilip hükümete getirilen, siyasi iktidar süresince devlet bürokrasisinden nemalanarak semirip palazlanan, sonraki yıllarda ‘‘FETÖ Cemaati‘‘ ile el-ele, diz-dize iktidarlaşarak devlete çöreklenen Erdoğan-AKP iktidar güruhu, komprador tekelci sınıflar temel kimliği taşıyan, Cemaat ve Tarikatlar ittifakıyla ünlü, Sunni-Selefist siyasal-dinci karaktere sahip faşist bir kılik iktidarıdır.

Şimdilerde, faşist sistemin koalisyon tabelasıyla süren Erdoğan iktidarı,  bundan önceki yıllarında ‘‘Gülen Cemaati‘‘ ve ‘‘Hizmet Hareketi‘‘ denilerek baştacı edilip iktidar ortağı yapılan, devlet olanakları ayakları altına hasır edilip peşkeş çekilerek devlette büyük bir nüfuza kavuşması sağlanan, CIA ajanı olarak anti-Komünist mücadeleyi kurumsallaştıran kan-lekeli geleneğin icracısı Fetullah Gülen liderliğindeki, evet, işte bu nitelikteki Cemaatle açık-gizli ittifak eden ortaklıklarının iktidarıdır…

Erdoğan-AKP iktidarının, FETÖ-Cemaat koalisyonu içiçeliğine dayalı bir iktidarı olması, FETÖ ortağından gelen darbe hamlesinin tersine çevirilip karşı-darbeyle yanıtlanmasını olanaklı kılmış ve bu sivil faşist darbe tüm muhalif ve toplumsal mücadele dinamiklerinin  tasfiye edilmesi fırsatı olarak gerçekleştirilmiştir…

Dahası, Ordunun İmamı olarak darbe girişiminin mimarlarından olan, darbenin karakutusu diye tabir edilen Mehmet Dişli’nin, üzerinde suç delilleriyle birlikte yakalanmasına karşın, sorgu-sual edilmeden derhal serbest bırakılması ve hala kendisine ulaşılamamış olması, darbecilerin yargılanması aşamasında ise ‘‘FETÖ  borsası‘‘ kurularak kimi tutuklu Fetöcülerin bırakılması ve açık FETÖ’cü oldukları bilinen bazı kimselerin akrabalık ilişkisi, siyasi kaygı ve pazarlık ve çıkar ilişkileri nedeniyle dokunulmaz kılınması gibi bir dizi somut örnek Erdoğan-AKP iktidarının darbe girişimindeki yumuşak karınını alenen gösteren bagajındaki kamburlarıdır…

En önemlisi de, darbe girişimini koşullayarak ortaklıklarının bozulmasına yol açan iktidardaki erk çatışmasıyla su yüzüne çıkan Erdoğan-FETÖ ikili güruhu arasındaki sorunların arabulucularla aşılması çabaları, sadece darbe girişimi öncesiyle sınırlı kalmayıp darbe girişimi sonrası da devam etmesi, Erdoğan-AKP iktidarının FETÖ çetesi ile, dolayısıyla darbe ile iltisakını ortaya koymaktadır… Erdoğan’ın kendi ağzıyla, ‘‘ne istediler de vermedik‘‘ şeklindeki itirafı ise, onun suç ortaklığına yeterli kanıt oluşturan ve hukuken yargılanmasını gerektiren ikrardır..

.
Roboski katliamından, Rus uçağının düşürülmesine, Kuzey Kürdistan kentlerinin yakılıp yıkılmak suretiyle gerçekleştirilen Kür katliamına, Reina katliamından, Ankara gar katliamına, sosyalist ve devrimcilerin katledilmesine, Rojava işgal saldırganlığı ve katliamlarına, elbette yetkilerini kötüye kullanarak devlete ihanet suçlarına kadar en geniş suç sicili ve Kürt ulusunun demokratik iradesine karşı keyfiyetçi hukuksuzluk timsali olarak yapılan ırkçı-faşist darbe de Erdoğan ve şurekasının yargılanmasını gerektiren suçlar yelpazesidir…

Erdoğan-AKP iktidarı hem 15 Temmuz darbe girişimin müsebbibidir, hem de darbe girişimini boşa düşürüp fırsata çevirerek kendi karşı-darbesini gerçekleştiren ve bu sivil faşist darbesini açık faşizm biçiminde süreklileştirerek devam ettirendir… Irkçı-faşist Türk milliyetçiliğini kışkırtıp körükleyerek iktidarına basamak eden Erdoğan tekçiliğine esir AKP-MHP tabelalı koalisyon iktidarı, 15 Temmuz darbe girişimini devletteki faşist kurumsallaşması derinleştirmek için kullandığı gibi, her türden muhalefet ve eleştiriyi manipüle eden bir tılısım olarak da kullanmaktadır.

15 Temmuz darbe girişimini, ırkçı-faşist Türk milliyetçiliğini kabartarak faşist iktidarına karşı gelişen muhalefet ve mücadelenin manipüle ve terörize edilmesinde tükenmez bir kaynak olarak kullanan Erdoğan, aynı amaçlarla bu milliyetçiliği Avrupa ülkelerinde de hortlatmaya çalışmaktadır!… Ülkede estirdiği faşist terörü, Avrupa ülkelerine yaydığı ırkçı-faşist Türk milliyetçiliği dalgasıyla destekleyip sürdürdürmeyi amaçlıyor. Öyle ki, Avrupa’nın bir çok ülkesinde gelişen demokratik etkinlik, yürüyüş ve hareketlere, Avrupa ülkesi polisinden önce ve ona iş bırakmayacak tarzda, Erdoğan iktidarının bu sivil faşist çeteleri müdahale eder duruma gelmiştir. Konsoloslukların bu faşist örgütlenme veçalışmalarda doğrudan rol oynadığı deşifre olmuş bir gerçektir. Bu, Erdoğan iktidarının ülke içindeki faşizmi Avrupadan destekleyip derinleştirmesi ve aynı zamanda buralara da yaymasını resmetmektedir.
İşte, 15 Temmuz Darbe girişimi konulu ve nedeniyle Avrupa’nın bir çok ülkesinde olduğu gibi, İsviçre‘de gerçekleştirilecek olan faşist güruhun yürüyüşü, Erdoğan iktidarının ilgili amaç ve hedefinin bir parçası olarak gerçekleştirilmektedir.

Hiç kuşkusuz ki, her türden darbeye, FETÖ darbesi de dahil bütün askeri faşist darbelere kararlı sınıf tavrıyla karşıyız. Lakin, Erdoğan iktidarının sivil faşist  darbesine de aynı tutarlı sınıf tavrıyla karşıyız bu iktidarı yıkacağız. Her türden faşist baskı, zulüm ve saldırganlığa, işgal-ilhak saldırganlığına, ırkçı milliyetçiliğin her türüne, işçi sınıfı ve halk düşmanı her türden gericiliğe karşı mücadelleyle bu düzeni yıkacağiz Çeşitli millet, milliyet, inanç ve kültürlerden kadın-erkek tüm ülke halklarının baş düşmanı durumundaki Erdoğan iktidarının azgın sömürü ve açık faşizm diktasına karşı, aynı kararlılıkla mücadele tutumuna sahibiz.

Erdoğan iktidarının faşist gadrine maruz kalıp mağdur olan tüm kesimleri bu mücadeleye davet ederken; sizleri bir kez daha faşist güruhun yürüyüşüne karşı düzenleyeceğimiz protesto yürüyüşüne kitlesel katılm sağlayarak faşizme karşı mücadeleye çağırıyoruz!

Bu faşist güruha dur demenin vakti çoktan geçmiştir. Faşizmi ortak mücadelemizle yıkacağız.
Avrupada kümelenen faşist bürokrat ve unsurları üzerinden Avrupa coğrafyasını da faşist iktidarının arka bahçesi yapmaya çalışan Erdoğan iktidarının bu faşist provakasyonuna kayıtsız kalamayacağımızı beyan ediyor, kitlesel kararlı direnişimizle faşist milliyetçi provakasyon yürüyüşüne izin vermeyeceğimizi ilan ediyoruz!

Bizler Halkların Birleşik Devrim Hareketi olarak, ilgili Avrupa ülkesi iktidarlarını uyarıypruz; Erdoğan iktidarının provakasyon yürüyüşüne izin vermeyin, bu provakasyonlara ortak olmayın! Aksi halde doğacak her olumsuz gelişmeden sizler de sorumlu olacaksınız!
Aynı kararlılığımızla Faşist yürüyüşe bilinçsizce katılan kitleleri uyarıyoruz; bu yürüyüş dinci faşist iktidarın kendini sağlama almak için düzenlediği ve kitleleri karşı karşıya getirerek çatışmaya sürmek istediği bir provakasyondur! İktidar çıkarları için sizleri kullanmasına izin vermeyin, faşist provakasyon yürüyüşüne katılmayın!

Erdoğan iktidarını açıkça uyarıyoruz! Bilinçsiz kitleleri faşist emellerinize ortak etmeyin! Toplumsal kitleleri kutuplaştırarak siyasi iktidarınıza alet etmekten vazgeçin! Faşist yürüyüş ve provakasyonlarınıza Halkların Birleşik Devrim Hareketi olarak düzenleyeceğimiz kitlesel kararlı duruşumuzla izin vermeyeceğiz. Provakasyon tertiplerinizden dolayı yaşanacak gelişmelerden iktidarınız sorumlu olacaktır!

Halkların Birleşik Devrim Hareketi İsviçre komitesi

Daha fazlası

İlgili

Close