DÜNYAManşet

Stuttgart’ta “Dünyada Değişen Dengeler: Tehlikeler Ve Fırsatlar” paneli

İlki Köln’de yapılan, “Dünyada Değişen Dengeler: Tehlikeler Ve Fırsatlar” panelinin ikincisi, 4 Aralık 2021 Cumartesi saat 17.00’da Stuttgart Tohum Derneği’nde yapıldı.

Alınteri tarafından düzenlenen paneller dizisinin üçüncüsü pazar günü İsviçe’nin Basel kentinde yapılıyor. Pandemiye ve 2G+ kuralına rağmen, katılımın 40 kişiyi aşması, pandemi koşullarında insanların tartışma ve etkinliklere olan özlemini gösterdi. Panele Alınteri adına H. Selim Açan, Kürt Özgürlük Hareketi adına Hasan Çewlik, Sınıf Teorisi adına Cömert konuşmacı olarak katıldı.

Burjuva demokrasisinin ömrü doldu

İlk olarak sözü alan H. Selim Açan, “2008 krizinden sonra ‚tarihin sonu, tek kutuplu dünya gibi söylemlerin kalmadığını, borç silme ve Tobin vergisi gibi yöntemlerle ekonomik restorasyona gidildiğini” söyledi.

Devamında ise; “Amerikan emperyalizminin hegemonyası geriledi. Güç dengelerindeki çatışma Asya Pasifik’e doğru kaydı. Çin, kuşak ve yol projesi sonucu, ulaşım ve üretimin stratejik noktalarını ele geçirdi. Amerika’ya karşı askeri gücünü konuşturmaya başladı. Uzay, bir savaş ve sömürge alanı haline geldi. Eşit olmayan gelişme yasası sonucu, emperyalistler arası konumlanmalar değişti, bölgesel savaşlar ivmelendi. Irkçı hareketler güç kazandı. Yeni emek rejimi sonucu, tedarik zincirlerinde toplama kampları oluştu. Ölümüne çalıştırılan, ailelerinden koparılan yoksullar, işsizler artık nüfus fazlalığı olarak hedef gösterilmeye başlandı.
 
Afrika’ya aşı ve ilaç gönderilmiyor. Pandemi sırasında yaşlılarda yoğun ölümler oldu. En fazla ölüm yaşanan yerler, Amerika, Meksika, Brezilya ve Hindistan oldu. Goldman Sachs’ta emekçiler haftada 95 saat çalışıyorlar. Amazon’un sahibi Besos, neredeyse Afrika’nin GSYH’si kadar kar elde ediyor
” diyerek, burjuva demokrasisinin ömrü doldu tespitini yaptı.
 
Sınıf Teorisi temsilcisi Cömert, ikinci olarak söz aldı: “Rus sosyal emperyalizminin çöküşü ve Varşova Paktı’nın dağılmasıyla, emperyalistler bir sıçrama yaptı. Emperyalizme entegrasyon süreci yaşandı. Bahar eylemleri ise devrimcileşmedi. Emperyalizmin araçlarına dönüştü. Kürt ulusal hareketi, Ortadoğu’da elde ettiği olanaklarla kısa vadeli çevrimler yaptı. Emperyalizm, bölgesel aktörler yaratıyor. TC’nin Suriye, Doğu Akdeniz ve Trablus’da aktör olması bunun sonucu. Çatışmalı bir süreç, yeni dengeler oluşuyor. ‘Sosyalizm öldü!, ‘Ulus devlet öldü’ söylemleriyle, kapitalizmi iyileştirme ve post-modern Marksizm’in önü açıldı. Sınıf merkezli anlayışlarda kırılmalar yaşandı. Kadın hareketleriyle birlikte, doğanın yıkımı yeni mücadele alanı olarak ortaya çıktı” belirlemelerinde bulundu.

Üçüncü olarak sözü alan Kürt Özgürlük Hareketi adına konuşan Hasan Çewlik, “Süreç devlet oluşumuyla başlıyor. Emperyalizm sadece bugünkü koşullarda oluşmuş bir olgu değil. Devletli olgu ve komünal toplum olarak iki sistem var. Doğal toplum 5-7 bin yıl arası sürdü. 1. cins kırılması ve kadının düşürülmesi sonrası erkek egemen sistem, 5 bin yıldır insanlığa zulüm ediyor. Devlet her dönemde farklılaşıyor. Öz değişmiyor, biçim değişiyor. İmparatorluk sistemleri kuruluyor. 1. Dünya Savaşı’nda İngiliz hegemonyası vardı. 2. Dünya Savaşı’nda Amerika devreye girdi, Sovyet olgusu ortaya çıktı. Mali sermayenin merkezi İngiltere ve İsrail’dir. NATO, BM hepsi yeni bir imparatorluk sistemidir. Her ulusa bir devlet kapitalizme götürür. Sovyetler’de proletarya parti diktatörlüğü gelişti. Devletli sistemin kendisine karşı bir duruş olmalı. 2. Cins kırılması bugüne geldi. Afganistan’da Taliban kadına zulüm yapıyor. Rojava’yı İSID’e teslim ettiler. Türkiye’de İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılması, toplumu ayrıştırıyor ve erkek egemen sistemi güçlendiriyor“ ekseninde bir konuşma yaptı.

“Ulus devlet mantığını reddederken, yerine ökolojik, cinsiyet özgürlükçü sosyalist bir toplum gerekiyor. Milliyetçiliğin her türlü eziyetini çektik. Halklar enternasyonal birlikler oluşturmalı” diyerek sözünü bitirdi.

 Soru yanıt bölümü oldukça hareketli geçti. Sorular ve görüş bildirimlerden bazıları şöyleydi:

1. Gençler bizi beğenmiyorlar. Bizi gerici buluyorlar. Sosyalist insandan enternasyonal bir insanı anlıyorum. Bulunduğun ülkenin sorunlarına sahip çıkmalısın.. Sendikalar burdaki sorunlara yanıt olamıyor. Fridays for Future’da olduğu gibi, gençler kendi çözümlerini bulmaya çalışıyorlar. Sisa barları, diskoları küçümsemek şekilcilikten başka bir şey değil, nerde istiyorlarsa orda buluşsunlar. Gençler, daha çok dünya ve çevre sorunlarına sahip çıkıyorlar. 
2. Türkiye’de devrimci durum nedir? Devrimci hareketin yapısı nedir? 
3. Bölgesel savaşların yarattığı göçün ucuz işgücüne dönüşmesi nasıl bir yaklaşım ve çözüm gerektiriyor?
4. Küresel sistemin doğayı, hayvanları ve kadını yok etmesine ve robotlasmaya karşı neler yapılabilir? Evlere kapatıldık. Diyalog yok. Gençler alışveriş bağımlısı oldular. Ne gibi önlemler almak gerek? 
5. Bizim projemiz ne olmalı? İşçi sınıfındaki değişimler neler? İletişim, bilişim sektörü emperyalistlerin bütün iletişimini kesiyor. Tersaneleri bile etkiledi. Demiryolu grevi Paris’i felce uğrattı. Hangi araçlara yönelmeliyiz?
6. İdeolojik ayrılıkları gözardı etmeksizin ortak noktalarda buluşmalıyız. Aşı zorunluluğu konusunda bireyin özgürlük hakkı da vardır. Ortak politikalarımız neler?

Panel her üç panelistin sorulara verdiği cevaplarla sonlandırıldı. 

Daha fazlası

İlgili

Close