Yemen açlığın ve virüsün pençesinde; İspanya’da sendikalardan korona sonrası “sosyal yapılanma” talebi; Almanya’da mezbahalardaki virüs salgınının faturası göçmen işçilere kesiliyor; Hindistan’da doktorların protestosu; ABD’de yeniden yasaklar
Yemen açlığın ve virüsün pençesinde
UNICEF, covid-19 salgını nedeniyle yardım faliyetlerinde görülen “Dev azalma“ nedeniyle, Yemen’de milyonlarca çocuğun açlığa ve ölüme sürüklenebileceği uyarısında bulundu.
BM Çocuk Fonu UNICEF, BM’nin dünyanın en büyük insani krizi olan Yemen’deki çocukların kurtarılabilmesi için yaklaşık yarım milyar dolara ihtiyaç duyduğunu bildirdi. Şu ana kadar bu miktarın yarısından azını topladıklarını, beş yıldır süren savaş nedeniyle, iki milyon kadar çocuğun akut yetersiz beslenmeyle karşı karşıya olduğunu açıkladı.
UNICEF Yemen temsilcisi Sara Beysolow Nyanti, “Acilen bulamazsak, çocuklar açlığın pençesine düşecek ve birçoğu ölecek“ diyerek, ayrıca koronovirüse karşı mücadelede 53 milyon dolar ek ödenek gerektiğini ekledi.
Yemen’de 2015 yılından beri süren savaşta, milyonlarca kişi sağlık hizmeti alamıyor ve temiz su ile kanalizasyondan mahrum yaşıyor. Bunlar virüsün yayılmasını önlemek için hayati önemde. Ülkenin sağlık sistemi tamamen çökmüş durumda ve salgınla başa çıkabilmek için gerekli medikal malzeme bulunmuyor.
Hükümetin kontrolündeki bölgede yaklaşık bin vaka ve 288 ölüm bildirildi. İsyancıların denetimindeki bölgede ise bir bildirim yok. Ancak her iki bölgede çok sayıda covid vakası olduğu tahmin ediliyor.
İspanya’da sendikalardan korona sonrası “sosyal yapılanma” talebi
İspanya’da işçi sendikalarının çağrısıyla ülke genelinde eylemler düzenlendi. Eylemlere katılan binlerce işçi koronavirüs salgını sonrasında “sosyal yapılanma” talep etti.
Barselona, Madrid, Valensiya gibi büyükşehirler başta olmak üzere 50 yerde düzenlenen eylemlerde, covid-19’un ülkenin ekonomik ve sosyal yapısına ciddi zararlar verdiğini vurgulayan sendikalar hükümete “çözüm üretme” çağrısında bulundu.
Sendikalardan yapılan açıklamalarda, covid-19’un toplumdaki etkilerini en aza indirecek yasal reformlar yapma hedefiyle nisan ayında İspanyol meclisinde kurulan Ekonomi ve Sosyal Yeniden Yapılanma Komisyonunun aciliyet gerektiren konular üzerinde anlaşmaya varmamasına tepki gösterildi.
Ülkede krizden en çok etkilenen kesim ise işçiler. Çalışma koşulları, ücretler, işçi hakları ve covid-19 mağduru ailelere yardım gibi konuları görüşmek üzere oluşturulan komisyon uzun süredir somut adım atamadı.
Almanya: Mezbahalardaki virüs vakalarının faturası göçmen işçilere ve tüketiciye kesiliyor.
Almanya’da et fabrikalarında tespit edilen yüzlerce korona vakası, mezbahalardaki kötü çalışma koşullarıyla et fiyatlarının çok düşük olduğu yönündeki tartışmaları alevlendirdi. Almanya Tarım ve Gıda bakanı Julia Klöckner, uzun süredir et fiyatlarının çok düşük olduğunu söyleyerek eleştiriyordu. Mezbahalarda yüzlerce covid vakasının tespitiyle Klöckner, “Hiç bir Avrupa ülkesinde bu kadar düşük fiyatlar yok. Et sıradan bir ürün değil, onun için hayvanlar yaşıyor ve kesiliyor” diyerek herkesi etik açıdan sorumluluğa davet etti.
Et fiyatlarının serbest piyasa göre haftalık belirlendiği ülkede, üretici birliklerinin fiyat tavsiyesinde bulunduğu, ancak mezbahalar ile fabrikalar için bunun bağlayıcı olmadığı aktarılıyor. Mezbahaların, satabilecekleri öngörüsünde bulundukları et miktarı ile mevcut kesimlik hayvan oranının bakıp, ödeyebileceklerini beyan ettikleri miktarın ete fiyat olarak saptanması piyasada söz konusu. İhracatın yüksek olduğu dönemde fiyatlar çıkarken, alıcı bulunamadığında düşüyor. Almanya’da gıda sektöründeki fiyatlara yön veren dört büyük firma ( Edeka, Lidl, Aldi ve Kaufland) fiyat pazarlığında belirleyici rol oynuyor. Yarım saatlik asgari ücret karşılığında tüketici bir kilo kıyma (4,98 euro ortalama fiyat) alabiliyor.
Koronavirüs vakalarıyla çalışma koşulları, ucuz işgücü olan göçmen işçileri gündeme getirdi. Klöckener Cuma günü sektörün temsilcileriyle bir araya geldiği toplantı sonrasında yaptığı açıklamada, “Daha iyi et fiyatlarına ihtiyacımız var” dedi. Kuzey Ren -Vestfalya eyaleti Tarım Bakanı Ursula Heinen-Esser ise, iklim ve hayvanları daha iyi korumanın, çalışma koşullarındaki sosyal standartları daha iyi sağlamanın bir bedeli olduğunu söyledi ve bütün bunların bedavaya sağlanamayacağını vurguladı.
Taşeron şirketler üzerinden özellikle Romanya ve Bulgaristan’dan getirilen sözleşmeli işçilerin, korona krizinde kamu oyunun gündemine oturmasıyla, Federal hükümet yıl sonundan itibaren yeni sözleşmeleri yasakladı.
Göçmen işçileri virüsün yayılmasında günah keçisi yapan sektör tekelleri, ucuza çalıştırdıkları, taşeron firmalar üzerinden kiraladıkları göçmen işçileri sağlıklı çalışma ve barınma koşullarından mahrum bıraktıkları gerçeğini örtbas etmenin derdinde. Ucuz emek sömürüsüyle kar marjları yüksek olan tekeller, koşulların iyileştirmesi karşısında fahiş fiyat artışını şart koşuyor.
Salgın sürecinde ortalama yüzde 28 civarında gıda ürünlerine zam yapıldı. Kısa Çalışma sistemiyle zaten gelirleri eriyen emekçilerin sağlıklı beslenme olanağı iyice zorlaştırıldı.
Amerika: Yasaklar yeniden gündemde
Salgının hızla yayıldığı ABD’nin bir çok eyaletinde sokağa çıkma yasakları ve kısıtlamaların getirilmesi gündemde.
Dünya genelinde yeni vakaların üçte ikisinin görüldüğü ABD, Brezilya ve Hindistan’da günlük yeni vaka sayıları 10 binin üzerinde seyretmeye devam ediyor. Uzmanlar “Koronavirüs bu ülkelerde yeni faza girdi” yorumu yaparken, ABD’nin bir çok eyaletinde gevşetilen kurallar tekrar sıkılaştırılmaya başlandı. Teksas, Kaliforniya, Houston gibi eyaletlerde bar ve eğlence mekanlarına verilen yüzde 50 kapasitede çalışma izni tekrar kaldırılarak, restoranlara tanınan yüzde 75 kapasite izni yüzde 50’ye düşürüldü.
Dünyada vaka sayısı 10 milyonu aşarken, ABD’de toplam vaka sayısı 2 milyon 582 bin, Brezilya’da 1 milyon 284 bin, Hindistan’da 529 bin. Toplamda hayatını kaybeden 498 bin 982 iken, üç ülkede hayatını kaybeden sayısı ise 200 bin 286.
Brezilya ise Avrupa ülkelerinden sonra Oxford’un geliştirmeye çalıştığı korona aşısının üretimini üstlenen AstraZeneca firmasına 30 bin denek izni verdi. Ardından, 30 milyon doz aşı için 127 milyon dolara anlaşma imzaladı.
DSÖ dün yaptığı açıklamada AstraZeneca aşı çalışmalarının, diğer çalışmalardan bir adım önde olduğunu söylemiş, 8 firmanın insan üzerindeki denemelerine başladığını ve araştırma gruplarına küresel dayanışma içine girerek faaliyetlerine devam etmelerinin insanlık yararına olduğunu vurgulanmıştı.
Hindistan: Doktorlardan protesto
Hindistan’ın Delhi şehrinde “Hindu Rao Hastanesi”nde doktorlar covid-19’a karşı yeterli önlem alınmamasını protesto ettiler.
Doktorların yaptığı açıklamada “Standartlara uygun maske yok elimizde, hijyen koşulları eksik, sağlıkçılarımızın çalışma koşulları ise adaletsiz, maaşlar ödenmiyor” denildi.
Hindistan’da Nisan ayında “Bizden bir maskeyi 15 gün kullanmamızı istiyorlar” diyerek kişisel koruyucu ekipman yetersizliğinden şikayet ettiği için açığa alınan bir doktor Mayıs ayında akıl hastanesine yatırılmıştı. Visakhapatnam kentindeki bir devlet hastanesinde 20 yıldır anestezi uzmanı olarak çalışan Dr. Sudhakar Rao Nisan ayı başında, açıklamalarıyla sağlık çalışanlarının moralini bozduğu gerekçesiyle açığa alınmıştı.
