Fizikçi, astronom ve diğer akademisyenlerden oluşan bin 700 bilim insanı, 10 Haziran Çarşamba günü „siyahilerin yaşamlarını korumak“ adına ‘grev’ diyor
ABD’de akademisyenler „Black Lives, ShutDownSTEM“ (STEM, öğrencileri dört özel disiplinde – bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik – disiplinler arası ve uygulamalı bir yaklaşımla eğitme fikrine dayanan bir müfredattır) sloganıyla 10 Haziran için grev çağrısı yaptı.
Siyahi fizik bilimcileri, siyahilere karşı ırkçılıkla mücadele etmek için belirli adımlar atmaya çağırıyor.
Fizikçi, astronom ve diğer akademisyenlerden oluşan bin 700 bilim insanı, 10 Haziran Çarşamba günü „siyahilerin yaşamlarını korumak“ adına araştırma, ders, toplantı gibi işleri gerçekleştirmeme sözünü verdi.
15 kişilik fizikçi bir grup „Particle for Justice“ sitesinde, „bu grevin, hem siyahi akademisyenlere bir moral vermek ve hem de diğerlerine akademik çevrelerde, yerel ve küresel topluluklarda siyahi-ırkçılığa karşı düşünme fırsatı vermek“ adına gerekli oldugunu belirtti.
Grev, gökbilimcileri ve diğer fizik bilimcilerinin de dahil olduğu #ShutDownSTEM ve #ShutDownAcademia girişimi ile düzenleniyor.
New Hampshire Üniversitesi parçacık kozmoloji teorisyeni ve feminist teorisyen Chanda Prescod-Weinstein konu hakkında “siyahi olmayan insanların hayatları buna bağlıymış gibi tepki vermelerini istiyorum” diyor.
Grev fikri Prescod-Weinstein ve Brian Nord’un (Fermilad ve Chicago Üniversitesinde görev yapan bir kosmolog ve bir fizikçi) tartışmaları sonucunda şekillendi. İki siyahi bilim insanı, grevi planlamak için #ShutDownSTEM üyeleri ve „Particles for Justice“ grubuyla birlikte çalıştı.
Grev, George Floyd, Breonna Taylor, Ahmaud Arbery, Tony McDade ve diğerlerinin öldürülmelerinin ardından sistematik ırkçılığı ve polis şiddetini ABD ve yurtdışındaki insanların protestoları sırasında tartışma konusu oldu.
„The Particles for Justice“ organizatörleri, fizik fakültesinde ve fizik departmanlarında “siyahi öğrencilerin genellikle kendilerini iyi karşılanmadıklarını, desteklenmediklerini ve hatta güvensiz hissettiklerini” söyledi. Böyle bir sorunu „önyargı“, „çeşitlilik“ veya „kaynaştırma“ konulu seminerlerin çözemeyeceğini vurguladı: “Yeni bir nesli, öğrencileri, araştırma ve öğretim görevlilerini gözetlemek, sadece kampüste değil, aynı zamanda sokaklarda, yönetimde ve genel olarak toplumda da ırkçılığa karşı mücadele ile ilgili ortak sorumluluğumuzu kabul etmek demektir. ” sözlerini kullandı.
