DÜNYA
Avusturya’da Avusturya Halk Partisi ile faşist Avusturya Özgürlükçü Partisi anlaştı

Avusturya’da koalisyon görüşmeleri yürüten muhafazakar Avusturya Halk Partisi ile faşist Avusturya Özgürlükçü Partisi
Faşit partilerin koalisyon ortağı olarak iktidara taşınmasına Avusturya’da eklendi. Koalisyon hükümeti kurmak için yaklaşık yedi haftadır müzakereler yürüten muhafazakar Avusturya Halk Partisi (ÖVP) ile Nazi artıklarının kurduğu faşist Avusturya Özgürlükçü Partisi (FPÖ) anlaştı.
Avusturya Dışişleri Bakanı sıfatıyla da tanınan ÖVP lideri Sebastian Kurz, dünyanın en genç başbakanı olacak. Koalisyon anlaşması meclisten güvenoyu alırsa, Avusturya’da faşist partinin hükümette yer aldığı ülke konumuna gelecek.
Kurz ile FPÖ lideri Heinz Christian Strache, Cumhurbaşkanı Alexander Van der Bellen ile partilerini bilgilendirdikten sonra koalisyon programıyla ilgili açıklama yapacaklarını belirtti.
Yok birbirlerinden farkları..
15 Ekim seçimlerinde göçmen ve sığınmacı karşıtı arümanların kullanımında Kurz faşistlerinkinden pek farklı olmayan bir söylem ve programla birinci çıkmıştı. Bu yüzden faşit parti FPÖ dahi Kurz’u politikalarını çalmakla suçlamış Kurz için Strache ‘taklitçi’ demişti.
Avrupa’ya göç yollarının kapanması, sığınmacılara sosyal yardımlarda büyük kesintiye gidilmesi, göçmenlere ancak Avusturya’da 5 yıl kaldıktan sonra sosyal yardım verilmesi gibi yabancı düşmanı vaatlerde bulunan Kurz liderliğindeki ÖVP yüzde 32, hükümet ortağı Sosyal Demokrat Parti (SPÖ) yüzde 26.9, FPÖ de yüzde 26 oy almıştı.
Naziler tarafından kuruldu
1955 yılında eski Naziler tarafından kurulan FPÖ, 1986 yılında genel başkan olan Jörg Haider döneminde faşist ve yabancı düşmanı söylemle ön plana çıktı. FPÖ 2000 yılında da ÖVP ile koalisyon yaptı. O dönem Avrupa Birliği, FPÖ’nün koalisyon hükümetinde yer alması bahanesi ile Avusturya’ya yaptırım uygulamıştı.
2005 yılından bu yana genel başkanlık görevini yürüten 48 yaşındaki Heinz-Christian Strache radikal ırkçı söylemlerden kaçınan ılımlı bir görünüm hilesi ile ırkçı tabanını genişletmeye çalıştı.
Geçmişteki bağlantılarını “gençlik günahı” olarak nitelendirmek Strache’nin hileli söylemlerinden bir tanesi. Nazilerin yüceltilmesine müsamaha göstermediğini söylemesi ise bir başkası.
Program ve söylemlerinde aslında çokta büyük fark olmayan bu iki partinin iktidara taşınması açıktan ırkçı faşit politikaların da gündemde olması zincirine yeni halka ekleyecek. Ancak dünya çapında yükselen anti faşit mücadelenin bariyerine çarpması da kaçınılmaz olacak.